Okur, aynı romanı farklı zaman dilimlerinde okuduğunda bile farklı düşünsel, duygusal, estetik değerlendirmelere yönelir. Bu nedenle iyi romanlar ne bir kalıba dökülebilir, ne de belli ölçütlerin sınırları içine hapsedilebilir.
Yalnız kendimle uğraşıyorum; delilik ediyorsam, bundan zarar görecek başkası değil, benim; çünkü bu öyle bir delilik ki bende başlayıp bende bitiyor, hiçbir kötülüğe yol açmıyor.
Suç, hangi politik sistemde olursa olsun, egemen güçlerin, toplumsal istikran sağlamak gerekçesiyle, kendi sosyoekonomik sistemlerim korumak için icat ettikleri, asıl işlevi bireyin haklı ya da haksız isteklerine gem vurmak olan bir kavramdır.
Ve anlıyorum ki bütün yazarlar, hepimiz, insanlık yeryüzünde varolalı beri, aslında hep aynı hikâyeyi anlatıyoruz, hep aynı kitabı yazıyoruz. Gilgamış'ın ardına düştüğü hiçbir zaman gerçekleşmeyecek o amaç için, ölümsüzlük için.