Eser Kuru Oggito diye bir sitede yazarın bir hikayesine denk geldim ve tesadüfen kitapçıda gördüm aldım. İlginç bir kitap. Uzun zamandır öykü türünde kitap okumuyordum. Derinlikli, birbiriyle etkileşimli hikayeler. Kaybetmek, yoksunluk, özlem gibi duyguları özne (anlatıcı;baş karakter) üzerinden işlemek yerine yitirilen üzerinden anlatmış gibi hissettim. Başka hikayelerini bulursam da takip ederim.Yedi Renk, Cankurtaran, Boşluklar hikayelerini özellikle beğendim.
Behçet Çelik mevcut öykücülüğün en iyi yazarlarından.Erken dönemi diyebileceğimiz bu kitabında 13 öykü barındırıyor. Kurgu içi hikayelerin ilişkilenme biçimi takdir edilesi.
Romandan ziyade novella diyebiliriz. Kurmacadan ziyade anlatının bütün olanaklarını naif ve sadeliğin katıksız güzelliği ile tasvirliyor Erlend Loe. Bir devam kitabı olan "Bildiğimiz Dünyanın Sonu" nda aslında anlatı devam ediyor.
Modern insanın yalnızlık manifestosu niteliğinde. Beğenmeyi aşan bir hisle okudum.
DopplerErlend Loe · Yapı Kredi Yayınları · 20199,6bin okunma
Dilin yeniliklerinin kullanıldığı yaratıcı bir metin. Perec' in hiçbir yazınsal ürünü diğerine benzemiyor. Uyuyan Adam da böyle. Zor okunan ve kafa yorulması gereken bir türün temsilcisi Perec ama aynı zamanda yaratıcılık konusunda gerçek de bir usta.
Belki de yazın tarihinin en kayda değer metinlerinden. Her bir anlamı metafor yüklü, kasvetli ama derin, kurmacayı metinlerarası bir felsefi derinlikle de işlemiş. İnsan hayatında bir kez mutlaka okumalı. Hayır, birden çok kez hatta...