Kılıçaslan

Sabitlenmiş gönderi
Ailem tarafından azarlandığımda asla karşılık vermezdim, bir kez bile. En küçük azarlama bana kulakları sağır eden bir gökgürültüsü gibi gelirdi ve beni o kadar büyük bir güçle yere sererdi ki çıldıracak gibi olurdum. Bu tür azarlamalar, karşılık vermek şöyle dursun, nesilden nesile ve sonsuz çağlar boyunca yankılanan derin bir gerçeğin beyanı gibiydi. Bu gerçeği ithtiva eden gücüm olmadığı için o yaştayken bile insanlar arasında yaşayamayacağımdan şüphelenmeye başlamıştım. Ne başkalarıyla tartışabilir ne de kendimi savunabilirdim. Biri beni eleştirirse, ilk düşüncem karşımdakinin tamamen ve bütünüyle haklı olması gerektiğiydi. Çok büyük bir hata yapmış olmalıydım, her şey bu kadar basitti işte.
Reklam
Kılıçaslan

Kılıçaslan

, thinking of reading a book
Ama Fareler Uyurlar Gece
Ama Fareler Uyurlar GeceWolfgang Borchert
8.6/10 · 506 reads

Reader Follow Recommendations

See All
Ve geçen saatlerin yarattığı karanlık endişe her gün biraz artsa da, Drogo hâlâ asıl önemli olan şeyin henüz başlamadığı fikrinde inat etmektedir. Giovanni, sabırla, o hiç gelmeyen anı beklemektedir, geleceğin feci derecede güdükleştiğini, artık hiçbir şeyin eskisi gibi, yani önündeki zamanın kendisine upuzun bir dönem, harcamakla tükenmeyecek bir servet gibi göründüğü zamanlardaki gibi olmadığını görmemektedir.
Elveda Binbaşı Ortiz, elveda kendini bu yapıdan bir türlü kurtaramayan melankolik dost; elveda, senin gibi çok uzun zaman inatla umut eden ve sana benzeyenler: Zaman elini sizden daha çabuk tuttu, sizinse artık her şeye yeniden başlama hakkınız yok
Reklam
Onunla birlikte olan herkes için aynı tehlike vardı, onlara göre hiçbir avantajı yoktu, sadece belki daha kolay ölme üstünlüğüne sahipti. Sonuçta diğerleri ne yaptı? Diğerleri için o gün, aşağı yukarı diğerlerinden farksız bir gündü
304 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 740 days
Momo
MomoMichael Ende
8.4/10 · 66k reads
Prag Mezarlığı
Prag MezarlığıUmberto Eco
7.9/10 · 969 reads
Surlar, sarnıçlar, eski sokaklar, mezarlık... Kaybolan güzellikler için duyulan bir acı sanki.
Reklam
-Sen hiç değişmemişsin. Sen hala gittiğin gündeki gibisin. Bense ne hale geldim. Beni bu halimle hala istiyor musun? -ben senin ruhunla ilgiliyim. O güzelliğini muhafaza ettiği için buradayım.
Senin yüreğin iyilik dolu Olcay. Bu dünyada acı çekmeden yaşaman imkansız
Çevremizde bizim gibi yaratıklar olduğunu düşünürüz halbuki olan sadece don ve yabancı bir dil konuşan taşlardır. bir dosta selam vermek üzereyizdir ama kolumuz hareketsiz yana düşer, gülümsememiz yarıda kalır çünkü tamamen yalnız olduğumuzu görürüz.
Halbuki, birisi ona “Yaşadığın sürece bu hep böyle olacak, sonuna kadar hep aynı şey” demiş olsaydı o da kendine gelirdi. “Olamaz” derdi, “Muhakkak farklı bir şeyler olagelmeli, öyle bir şey ki insan"Artık sonuna gelmiş olsam bile beklemeye değmiş diyebilmeli".
bir noktada, belki de içgüdüsel olarak, insan geri döner ve arkasında bir kapının kapanarak dönüşü olanaksız kıldığım fark eder. İşte o zaman bir şeylerin değişmiş olduğunun ayırdına varırız, güneş eskisi gibi kıpırtısız değildir, hızla hareket etmektedir; ne yazık ki, henüz bakmaya bile fırsat bulamadan, onun ufkun ucuna doğru hızla kaydığını, bulutların da gökyüzündeki mavi koylarda hareketsiz durmadığını, birbirlerinin üzerine çıkarak kaçtıklarını, iyice acele ettiklerini görürüz; zamanın geçtiğini ve günü gelince yolun zorunlu olarak son bulacağını anlarız.
173 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.