“Senin de herkes gibi kendine tuhaf bir güvenin var. İyi de kimsin sen ?Tek bir renge isim koymadın , senden önce çıkılmamış tek bir yola çıkmadın, önceden kullanılmamış tek bir kelime kullanmadın, ne giyineceğine bile başkalarının bedenlerine bakarak karar verdin. Tarihin, toplumun, kültürün, yonttuğu bir taşı kendi varlığın sanıyorsun .Eğer biraz düşünme zahmetine katlanırsan, “ben” dediğinin bir “can” dan ibaret olduğunu sen de görürsün .İnsan bir
“can”dır ve ne kötü ki ancak cansızlaşarak itibar kazandığı bir dünya kurmuştur kendine .”
Ali Ayçil
“Her türlü zorbalığın toplum tarafından makul ve yerinde bir gereklilik olarak karşılandığı, beraat kararı gibi her türlü merhamet göstergesinin toplumda tatminsizlik ve intikam duyguları uyandırdığı bir dünyada adaleti düşünmek gülünç değil mi ?”
"Beni bir mahcubiyet kendine hayran bıraktı
Seni anlamış gibi yapanlar sana eziyet verirken
Kan-ter içinde kalmanın merhemidir aldırış etmemek kimseye
Ürkütmeyin duvarların yanaklarına ev yapan güvercinleri"
Bülent Parlak, İzdiham 42
“Kendimize ayırdığımız sözlerden birini ağzımızdan kaçırdığımızda, içimizin dallarından bir kuş uçup gidiyor ve hep bir kuş eksik kalıyoruz sanki biz orada.”