Rümü

Tehlikeyi sezer sezmez sandığından, beyaz, parlak kemikten yapılmış bir İsa’yı bulup çıkarmış, yastığının altına saklamıştı. Sandığın dibinde, yırtık iç gömlekleri ve kadife paçavraların arasında, yıllardır onu unutmuştu. Sanki İsa, yalnızca ağır hasta olunduğu zaman alınan bir ilaçmış da, yaşadığımız, iyi günler gördüğümüz, yiyip içtiğimiz, öpüştüğümüz zaman gereği olmazmış gibi…
Sayfa 292Kitabı okudu
Reklam
Âşık olmaktan, sınırlı aşk hayatlarını yalnızca bir dizi acı ve utanç olarak hatırlayanların kuvvetli içgüdüsüyle ölesiye korkardı Ka.
Bendeki eksikliğin bazen yalnızca sen değil; bütün bir dünya olduğunu düşünüyorum

Reader Follow Recommendations

See All
Yoksa gelecekten çok geçmişe mi dikmişti bakışlarını? Bunu kestirmek zor. Hem zaten geleceği kuran, geçmişe dönük özlemlerimiz değil de nedir?
Alçak sesle madencilere özgü bir sözü tekrarladı: "Ölüm lambaya üflüyor."