Rᴏꜱᴇᴛᴛᴀ Cᴀʀʟᴇᴛ

Sevdiğiniz bir insanı çok özlerseniz, hangisini tercih edersiniz? Arkadaşlarınızı toplayıp onun ruhunu çağırmayı mı, yoksa onun eski bir eşyasını, mesela bir sigara kutusunu bulmayı mı?
Reklam
Bence insanlar, taklit bir ürünü sahte olduğu için değil, 'ucuza alındığı anlaşılabilir' korkusuyla kullanmak istemezler.

Reader Follow Recommendations

See All
Aslında kimse, onu yaşarken hayatının en mutlu anını yaşadığım bilmez. Bazı insanlar kimi coşkulu anlarında hayatlarının o altın anını "şimdi" yaşadıklarını içtenlikle (ve sık sık) düşünebilir ya da söyleyebilirler belki, ama gene de ruhlarının bir yanıyla bu andan da güzelini, daha da mutlu olanını ileride yaşayacaklarına inanırlar. Çünkü özellikle gençliğinde, hiç kimse bundan sonra her şeyin daha kötü olacağını düşünerek hayatını sürdüremeyeceği gibi, insan eğer hayatının en mutlu anını yaşadığını hayal edebilecek kadar mutluysa, geleceğin de güzel olacağını düşünecek kadar iyimser olur.
Aslında kimse, onu yaşarken hayatının en mutlu anını yaşadığını bilmez.
Reklam
Başarı, öfkeyi yenmekle olur. Büyüklük, hatadan dönmekle olur.
Mutlu anlardan geriye kalan eşyalar, o anların hatıralarını, renklerini, dokunma ve görme zevklerini bize o mutluluğu yaşatan kişilerden çok daha sadakatle saklarlar.
Bazı insanların yoksulluk, kafasızlık ve aşağılanma gibi talihsizlikler yüzünden bütün hayatlarını acılar çekerek yaşadıkları düşüncesi, tıpkı cenaze arabası gibi aklımın içinden ağır ağır geçerek kaybolup gitti. Yirmi yaşımdan beri üzerimde beni her türlü beladan ve mutsuzluktan koruyan görünmez bir zırh olduğu duygusu vardı içimde. Bu duygunun bir yanı, bana başkalarının mutsuzluğuyla fazla meşgul olmanın beni de mutsuz edebileceğini ve zırhımın delinmesine yol açabileceğini sezdirirdi.
"Artık bütün hayatım seninkine bağlı," dedi alçak sesle. Bu hem hoşuma gitti, hem de beni korkuttu.
Hırsız gibi bir köşede gizli gizli acı çekmek de bir başka acıydı.
Reklam
Oğlum, bir kadına, zamanında, iş işten geçmeden iyi davranmayı bilmek lazım.
Bazı erkekler kadınlara hep kötü davranır, sonra da zeytinyağı gibi üste çıkarlar. Sakın onlar gibi olma.
Füsun ile yaşadığım gizli mutluluk beni arkadaş toplantılarında daha sessiz yapmıştı, kenardan olup bitenleri seyretmekten gitgide daha çok hoşlanır olmuştum, içime yavaş yavaş bir keder çöküyordu, ama o günlerde açık seçik hissetmiyordum bunu, hikâyemin üzerinden yıllar geçtikten sonra, şimdi görebiliyorum. O günlerde en fazla "sessizleştiğimi" fark etmiştim.
5k öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.