Rümeysa Sarkın
@Rumeysasa
"Daima yalnızsınız, bir kitap alıp okuyorsunuz."
Avukat
lisans
Sakarya
14 November 1997
119 reader point
Joined on May 2020
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Aslında "Yahudi ırkı" hiçbir zaman olmadı. Hitler'in ve siyonistlerin hezeyanları dışında öyle bir ırk yoktur.
Sayfa 59Kitabı okuyor
"Irkçılığın hiçbir bilimsel temeli yoktur."
Sayfa 58Kitabı okuyor
Kurbanını taklit etme yoluna gitmesi ise ne kadar da mânidardır: Nürnberg'in kanlı kanunlarının yapıcısı, ön sözünde, ırkın saflığını korumak için alınan ilk kararların Ezra ve Nehemya'nınkinden esinlendiğini hatırlatır.
Sayfa 58Kitabı okuyor
Reader Follow Recommendations
Hitler Kavgamda, Yahudileri "nefret ettikleri bu beyaz ırkı melezleştirme yoluyla piçleştirerek yok etmeyi istemekle suçlar ve ekler: "Yahudi, başkalarının kanını zehirler, fakat kendisi. ninkini korur."
Sayfa 58Kitabı okuyor
Irk konusundaki bu sözde teori, her zaman tahakkülerin ve zorbalıkların meşrulaştırılmasına hizmet etmiştir.
Sayfa 58Kitabı okuyor
"Bir insan grubunu mahvedebilen ve yeteneğini tam anlamıyla geliştirmesini engelleyen yegâne kusur vardır, o da yalnız olmaktır"
Sayfa 57 - Irk ve Din, Levy Strauss, s.37Kitabı okuyor
18. yüzyılda, mesela Buffon'la birlikte, insanlığın orijinal bir modeli olarak beyaz ırk modeli ortaya atılır. Bu beyaz ırk, ılıman bölgeden uzaklaşıldığı ölçüde "yozlaşır". Derken ekseni her zaman olduğu gibi Avrupa olan, oldukça etnisite merkezli bir "evrimcilik" adına, Batılı olmayanlar ilkeller" olarak görülür. Bu da zaten güya "ilerlemeyi her yana götürmeyi üstüne almış beyaz adamın görevi icabı yapması gereken sömürgeci işgalleri "haklı çıkarmak" için ortaya atılmış esaslı bir mazeret, iyi bir bahanedir.
Sayfa 57Kitabı okuyor
Jozef Weitz, Haziran 1967 Savaşı ertesinde şunu yazar: "Söz aramızda, bu ülkede iki halka yer olmadığı açık ve nettir. Tek çözüm, en azından Arab'ın bulunmayacağı (Ürdün'ün batısında) Batı İsrail ile birlikte bir İsrail diyarının olmasıdır. Arapları başka yerlere, komşu ülkelere nakletmekten başka çıkar yol da yoktur."
Sayfa 52Kitabı okuyor
İsrail devletinin ilk Milli Eğitim Bakanı ve İsrail devle tinin kurucusu David Ben Gurion'un dostu Profesör Benzion Dinur, 1954'te, Dünya Siyonist Örgütü tarafından neşredilen Haganah'ın Tarihi'ne yazdığı girişte şöyle der. "Bizim ülkemizde sadece Yahudilere yer var. Biz Araplara, 'Çekip gidin!' diyeceğiz. Söz dinlemeyip direnirlerse, biz onları zorla itip atacağız."
Sayfa 52 - Noam Chomsky, İsrailli Yahudiler ve Filistinli Araplar, s.9, Yaz 1972Kitabı okuyor
Einstein, (o sıralar Dünya Siyonist Örgütü'nün lider lerinden biri olan) Weizmanna "Filistin Yahudilere ve rilirse, Araplar ne olacak?" diye sorduğunda Weizmann șu cevabı verdi: "Hangi Araplar? Sayıları o kadar az ki! They hardly of any consequence)."
Sayfa 52 - Alfred Lilenthal, Siyonist Bağlantı, Newyork 1978, s.341Kitabı okuyor
"Filistinliler yok. Filistin'de kendisini bir Filistin halkı olarak gören bir halk varmış da, biz onları kapı dışarı edip ülkelerine el koymuşuz gibi bir durum söz konusu değil. Onlar zaten yoklar."
Sayfa 51 - Madam Golda Meir, 15 Haziran 1969, Sunday Times RöportajıKitabı okuyor
Siyasî siyonizmle elbette mücadele ediyoruz, çünkü ırkçılık karşıtıyız. Antisemitizmi doğuran antisiyonizm değil, bizzat siyonizmin kendisidir.
Biz bir siyaseti kutsallaştırmak için dini kullanmaya yeltenen bir siyonizmle mücadele ediyoruz.
Sayfa 38Kitabı okuyor
İbrahim Peygamber'in oğulları Yahudiler... Onca canavarlıklara bizzat kurban olmuş Yahudiler, böylesine gaddar olabilirler mi?... Demek ki siyonizmin en büyük başarısı sadece şundan ibaret: Yahudilerin 'Yahudiliklerinin kaybettirilmesi.'
Sayfa 35 - 19 Haziran 1982'de Le Monde Gazetesinde (s. 9) yayınlanan mektup, Prof. Benjamin CohenKitabı okuyor
Tarih demek, insanla rın hayatında bu tam anlamıyla yeni olanın ortaya çıkışı demektir... Tarih, ilâhî tasarıya sadakatsizlikten doğan felâketler ve sadakatin mümkün kıldığı zaferle âhenge kavuşturulur.
Sayfa 24 - Roger Garaudy, Yaşayanlara Çağrı, s.178, Pınar Yayınları, 2015.Kitabı okuyor
İnsanın (bütün insanların) tarihinin her döneminde Allah'ın rızasını, ilâhî iradeyi arayıp bulup gözetmesi ve o ilâhî iradeye boyun eğmesi gerekir. Tıpkı Hz. İbrahim'in oğlunu kurban etme konusunda yaptığı gibi. Bunu, aklın bittiği yerde imanın başlaması için, böylece de kendi bilgeliklerimizi ve ahlâkî anlayışlarımızı göreceleştirmek için yapmalıdır.
Sayfa 23Kitabı okuyor