Ancak hayat dediğin nedir ki? Anlaşılmaz bir sır. Kurduğumuz düzen hep böyle sürüp gidecek sanırız. Birden ip kopar, ışık söner, herşey darmadağın olur.
Sevgi de takas usulü, herkes çıkarı karşılığında, çıkarı kadar seviyor. Karşılıksız, içten gelen, saf sevgi diye bir şey yok bu hayatta. İnsanın en yakınları bile aslında çıkarı için seviyor, sen olduğun için değil,kimisi yalnızlıktan korktuğu için, kimisi bakanı olsun diye, kimisi parası için, kimisi de kendisi için bencillikten dolayı. Saf sevgi yok. İnsanların anne baba olma isteği bile aslinda bir bencillikten dolayı.
Hayatta biliyorum dediğimiz, tanıyorum dediğimiz, sevdiğimiz ne varsa yani "emin" olduğumuz ne varsa kişi ya da şeyler, işte bunlardan sınav oluyoruz. Belki de sorunlar kişi ya da şeyler değildir, olay bizim emin olmamızdır.