Mesela bir kimse Allah'ın kendisine rızık vermeyeceğinden korkuyorsa bu durum kalbin bir hastalığı kabul edilir zira selim bir kalpte şüphe ve kaygı değil , ilim ve güven bulunur .
Peygamber Efendimiz (sav) , " Ademoğlu bir günah işlediğinde, kalbinde siyah bir nokta belirir . Eğer kişi tövbe ederse bu iz silinir ancak tövbe etmezse bu nokta ,bütün kalp simsiyah oluncaya kadar büyür," buyurmuşlardır .
Deniliyordu ki:
Halifesin, dikkat et egemen değilsin.
Tanrı'dansın, Tanrı değilsin. Manzursun nazar değilsin.
Sadece yerini tutansın. Kendisi değilsin.
Kutsal Nefesten üflendi sana. Kendini kutsal nefes sanma.
Ruhumdan, denmiş. Ruhum, denmiş sana.
Bir şeysin, ama kendini her şey zannedip de aldanma.
Varlık nedenini unutma.
Senin haddin buraya kadar. Haddini bil. Ötesine kalkışma.
Oğul dedi,edep her türlü davanın üzerindedir. Ve insan ancak dili kadar edeplidir. Bilmediği kelimeler kadar edepli bildiği kelimeler kadar da edepsizdir. İnsan olan her hesabı aşar da kendi sözcüklerinin ağırlığı altında ezilir.