Sayesba

Sınırları Aşmak
- insan, sınırlar içinde mutlu mesut yaşamaya değil, sınırlarını aşmaya ve yenilikler keşfetmeye ayarlı özel bir varlıktır. - Rahatlık(konfor), uyuşturur! - Sorun, sürpriz, rahatsızlık ve zorluklar beynimizin uyanık kalıp çalışması için gereklidir. - Hayatta olmak demek iniş çıkışlar yaşamak, dengesizlikler içinde denge bulmak demektir. Her şeyi dengeli bir hayat bize göre değildir ve ölümle eş değerdir. - İnançlar ne üzerine kurulu olurlarsa olsunlar, manevi boşluğun ve hayattaki anlam sorununun en etkin çözüm yollarıdır. - İnançlarımızı başkalarına anlatarak onlara iyilik yaptığımızı düşünürüz. Fakat başkaları bize inançlarını anlatmaya başladıklarında bunu “dayatma” ve “kötülük” olarak algılama ihtimalimiz pek yüksektir. - İnançlar, yaşama dair anlam çerçeveleridir. Sadece zemini oluştururlar. İnancı olmayanlar için yaşama devam etmek eziyete dönüşür. İnanç, insanın varoluşuna ait en temel ihtiyaçlarından biridir. - Neyin içine doğduysak, ona tâbi olur veya ondan kaçmak için enerji harcarız. - Farklı inanç gruplarına baskı aracına dönüşen her türlü inanç veya inançsızlık insanlık suçudur ve sonuna kadar mücadele edilmesi gereken bir toplumsal kanser tipidir. - Uygulamaları eleştirebiliriz ama inançları asla! Başkalarının inancının geçerliliği, hakikatle olan ilişkisi, mantıksal veya kanıta dayalı olma derecesi bizim sorgulamamıza açık konular değildir. -İnançların tartışma, siyaset veya ihtilaf konusu olarak ortaya geldiği her dönemde ise buna maruz kalan toplumlar hastalanır. Sinan Canan İFA- Sınırları Aşmak
Reklam
İçinde bulundukları durum ne olursa olsun, nihai amaçlarının farkındalığıyla birlikte şimdiki ânı yaşayabilen insanların tüm davranışları, kendilerini o amaca götüren bilinçli yahut yarı bilinçli basamaklara dönüşür.
Sayfa 134Kitabı okudu
Neye inanıyor olursanız olun karşımızdaki en büyük bilgi, en önemli bilgelik kaynağı, bağrında yoğrulduğumuz bu muhteşem tabiat ve evrendir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Düşünce için bu dünyada her şey sonsuzdur.”
Bir de karıncaları dur­madan oyalayacak, düşünmeyi onların elinden alacak birtakım oyuncaklar icat etseler. Karıncaları köleliğe koşullayacak. . . Filler akıllıdır, dünyanın en akıllı yara­tıklatı fillerdir. Hiç bir karıncaya göz açtırmayacak, bir tek sözcük düşündürmeyecek oyuncaklar bulma­lıyız. Karıncalar eğer düşünecek olurlarsa erinde gecinde bu özgürlük düzeninden kurtulmanın bir yolunu bulurlar. Düşünce için bu dünyada her şey sonsuzdur. Karınca da olsa düşünce bir gün bir yolunu bulup fili yener.
“Ne makine şu insan be; içine ekmek,şarap, balık turp koyuyorsun, iç çekmeleri, gülüşler ve düşler çıkıyor.”
Reklam
Çok karışığım. Bir yanım olabildiğince huzursuz ve yorgun. Diğer yanım mucizelere ve düşlerin gerçek olabileceğine halen inanıyor ve heyecanını koruyor. Bu iki yan arasında ben, eziliyorum.
Niçin ilk defa gördüğümüz bit peynirin evsafı hakkında söz söylemekten kaçtığımız halde ilk rast geldiğimiz insan hakkında son kararımızı verip gönül rahatlığıyla öteye geçiveriyoruz? #nehalinvarsaoku
Oturdum: Zaman, dedim bir kazadır, bir kaza sonucu buradayız. Dünyada olmak da öyle. Meşin ceketli bir çiftçiyi çağırdılar, sen onu dinle o zaman dediler. Çok ihtiyar değildi, ama oflaya puflaya, “estağfurullah,” dedi, “naçizane” keşfini iç cebinden çıkardı: Bir cep saatiydi, ama muylu olduğun zamanı anlıyordu ve o zaman kendiliğinden duruyordu ve o vakit mutluluğun da sonsuza kadar uzuyordu.
Güzel mi, acı mı bilemiyorum, dedi, ne kadar kötü olursa olsun herkesin geçmişi, cenneti oluyor bir süre sonra…
Alışkanlıklara yenilmedim ben, seni bir alışkanlığa dönüştürmek istemedim yalnızca.”
Reklam
“Zaten bütün yaratıklar görselerdi, duysalardı savaşı, bütün yaratıklar duyabilselerdi savaş çığlıklarını bu dünyada savaş olAmazdı. Savaşın iğrençliği bilinmeyen bir şeydir de… Savaşın kötülüğü saklanan bir şeydir de, yaratıklar onun için kabul edebiliyorlar savaşı.” Yaradılışını kabullenip İNSAN olmayı seçenler için namümkün…
"Hiçbir şey göründüğü hatta yaşandığı gibi değil, her şey hatırlandığı gibi."
Sevenler birbirlerine yara izlerini gösterirler. İlk önce bunu yaparlar... 'Sana ruhumu açmadan önce bil ki incinebilirim' demek için...Çünkü en çok sevdiklerin yaralar seni."