Gerçekten de, insan anlığı, dağınık olan ikincil nedenlerle uğraşırken, bazen bulduklarıyla yetinerek daha ötesine varamaz; buna karşılık, nesneler arasındaki zinciri, oluşturdukları birlik ve beraberliği tefekkür etmeye başladığında, kaçınılmaz olarak tanrısal öngörüye ve kutsallığa varır.