Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şehriban Demir

Şehriban Demir
@SehribanDemir
12 okur puanı
Haziran 2022 tarihinde katıldı
Adınla girmesem güne, geceye bu gökyüzü her an kurşunlar beni
Reklam
Bir çeşit hastalık olmalı özlemek. İçi - dışı acır mı yoksa insanın...
Senin tarafından sevilmenin kaç savaşta bana zırh olduğunu bilmezsin. Seni sevmenin içimdeki kaç savaşta beni zırhsız bıraktığını bilmezsin.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Seni gönül evinden öpüyor Kapına çiçekler bırakıyorum Çok serseri dolandım sokağında Hiç yoktun
Özlüyorsun o özlemiyor seviyorum diyorsun görmüyor okumuyor bile içim ağrıyor her geçen sensiz dakika günler.. güven vermiyor sebep sunuyor yazıyorsun bir gün sonra okuyor nerdeyse..,sabrına hayranım diyor, ne gerek ona sensiz olabiliyorsa a gülüm çocuk bakışlım o seni değerli kılmıyor o başkasına en güzel sözleri söylüyor o seni herşeyde mahrum bırakıyor bir kere sana yazma sen sevmeden sen yazmadan sana değer vermiyor sen sevmiyorsan o hiç sevmiyor a gülüm vazgeç dedim sana gülüm sen tek değilsin onun hayatında nede sonuncusun. Sevgi bir şey istemez, tamamlanmaktan başka…keşke ölsem ölümü özledim yaşamak aşksız yaşamak sevmeden yaşamak bana göre değil Allah canımı alırda kimse için boyum eğdirmez onurumu kırmaz ya muhammed ya Ali kimse önünde boyun eğdirme beni canımı al daha iyi.
Reklam
Aşk
Gel bana çünkü gelebilirsin Bir fikir kadar çabucak Aksilik gibi ansızın gelebilirsin Geldiğinde uzun boylu kalabilirsin Yoksunluk gibi temelli Hatıra gibi Ebedi Gel bana çünkü gelebilirsin
Hayat
Doğduğundan beri sana dayatılanları bir düşün. Senin güzelim zihninin içine ediyorlar. Kirli ayaklarıyla kafanın içinde dolaşıyorlar. Ve sen çocuk halinle hiçbir şey yapamıyorsun. Çünkü gücün yetmiyor. Kudret Alkan
Ben miktarımca konuşurum, Sen miktarınca anlarsın. O da miktarınca yorumlar. Söz; ne benim dediğimden ibarettir Ne senin anladığından. Ne de onun yorumladığından. "Suyumuz, kabımız kadardır..." Her kelam açıklamaya muhtaç değildir. Bazı sözler söylenir ve biter. Vakti o kadardır. Herkes kendi kadarını alır. Şerhsiz kelamların izahı sorulmaz. Bu bir edeptir. Herkesin nasibi anladığı kadardır. Her sır herkese açılsaydı kıymeti kalır mıydı. Anladığını al, anlamadığında sus. Haddini bilirsen fazlası ile nimetlendirilirsin. Sınırı aşarsan elindekileri de kaybedersin. "Her muammanın çözümü kendi vaktini bekler."
Layezal  ރ
Layezal ރ
Aşk
İnsan seviyorsa karşılık görmese bile herşeyden vazgeçip onunla uğraşır, uğraşmıyorsa sevmekten vazgeçmiş demektir.
TUTSAK seni istiyorum ve biliyorum asla koynuma almayacağım sen o aydın ve pırıl pırıl gökyüzüsün ben bu kafeste bir tutsağım kara ve soğuk parmaklıklar ardından gözlerim hasretle bakıyor yüzüne doğru
Reklam
Aşk
''Her zaman bir aralık var Pencere ile görmek arasında Niçin bakmadım niçin Bir adam yağmurlu ağaçların altından geçerken baktığım gibi?'' ''Nasıl büyüdü yüreğimin yarım kalmışlığı Tamamlayamadı bir türlü hiç olan yarım öbür yarımı'' ''Uzaklardan Gelen sesimi dinle benim Gör beni koyu sisinde sabah dualarının Ve aynaların dinginliğinde''
Bana gözlerini yurt eyle. Mültecin olayım. Kendi adına bir kimlik çıkart. Ben biraz da sen olayım…''
Hayat
Hevesleri, beklentileri, erteledikleri, kursağında kalmış kelimeleri, kaçırılmış bakışları, gizledikleri, bitirilmemiş mektupları, susuşları ve istemsiz veda edişleriyle tamamlanmamış bir cümledir insan.
Aşk
Aşkım da değişebilir gerçeklerim de Pırılpırıl dalgalı bir denize karşı Yangelmişim dizboyu sulara Hepinize iyi niyetle gülümsüyorum Hiçbirinizle döğüşemem Siz ne derseniz deyiniz Benim bir gizli bildiğim var Sizin alınız al inandım Sizin morunuz mor inandım Ben tam dünyaya göre Ben tam kendime göre Ama sizin adınız ne Benim dengemi bozmayınız…
Aşk Demedim mi? şiiri sana her şeyimi bıraktım... DEMEDİM Mi? Demedim mi bu hasret bitirir seni Ay dolanır gider, yalnız kalırsın Her gün yeni baştan dağılır, ufalırsın Demedim mi yüreğim sevme!İşte ne gözyaşı, ne yemin, ne söz.... Geri dönen hangi güvercinin var? Senin hangi çiçeğini sakladı bahar? Demedim mi aklım, inanma!Bir gün naza çeker kendini demedim mi? Görmesen zindana döner bu şehir... Görsen, umursamaz, aldırmaz kafir Demedim mi gözlerim bakma!Demedim mi bu ürperten sıcaklık... Bu taze güzellik kaybolur birgün? Sonra boşu-boşuna aranır, dövünürsün Demedim mi ellerim dokunma!Demedim mi bir gün susar şarkılar Sesine ses veren rüzgar olur... istediğin kadar artık bekle dur...k Demedim mi kulağım duyma!Birgün çıkıp gideceği belliydi Ayan-beyan belliydi anlayamadın.
Kendinden yorulur mu insan Yaşadıklarından Beklentilerinden Hayal kırıklıklarından Yorulsam İçimin odalarından Bir kenara çeksem kendimi Durulur mu insan?
Reklam
Sevgi
’Beyninde mi yüreğinde mi, başka bir yerinde mi, nerendeyse o İNAT yönünü yaratan dokuları öpmek isterim. Evrende seni özler, seni isterim. Başkaca hiç. Ne taktığım, ne de vurulacağım bir nen yok. Seni. Sade seni’’. ‘’Kulluğum, divaneliğimle ellerini, gözlerini öperim. Öpüyorum ama doyamıyorum. Mutluluk ya da cehennem bu galiba.Sana doymak, korkunç ahmaklık olur. Hadi gel’’.
Aşk
Ömrümden öteye taşıdığım çocuk… Ya sen bu ülkede doğmasaydın, ya ben aşkı herkes gibi bilseydim. Şükrü Erbaş
Mahzen/bölüm 39
Yüreğinin götürdüğü yere gidiyorsan, dönüş yolunu bulmayı beyninden bekleme.
Sayfa 325
Yeryüzünde hiçbir şey kuytuluklardaki bir çocuğun fark edilmeyen sevgisiyle karşılaştıramaz.
. "Kuşları kalbine çağırdığın vakit Beni buralarda unutma!"
Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim. Bir kere çavuş olduktan sonra bir daha amelelik yapamayan zavallı köylüye dönerim. Beni uyandır. Oğuz Atay, Tutunamayanlar
Reklam
Aşk
Sebahattin Ali Kürk Mantolu Madonna kitabının sonlarına doğru şöyle der : " İnsan, insanın sadece sevgisine ve alakasına muhtaç."
"Ruhunun diğer yarısıyla tanıştığında başkalarıyla neden işlerin yürümediğini anlayacaksın." Anna Karenina
Bir tek masumun dahi öldüğü yerde, hiçbir haklı gerekçeden söz edilemezdi.”