Doğum ile ölüm arasına sıkıştırılmış ve adı hayat konmuş olan zaman dilimi, bizlere hiç bir bedel ödemeden verilmiş olan bir armağandır. Bu armağanı alabilmeyi becermek gerekir.
Hiçbirimiz yalnız değiliz dostlarım... Hz. Mevlana'nın çok sevdigim bir sözü geldi şimdi aklıma.
Sen beni çobansız bir kuzu gibi yapayalnız gördün de, bekçim, gözcüm yok mu sandın...
Oysa asıl seçimlerimiz, doğumumuzdan yaşadığımız AN'a kadar dış dünyamızda algıladığımız ne var ne yoksa onları nasıl anlamlandırdığımıza ve bilinç dışımıza nasıl bir karar ile aktardığımıza bağlıdır.
Kadının İnce Çizgileri: Çok beğenerek okuduğum bir kitap,
Kitabı okurken altını çizdiğim yerler... şu anda hayatınızı dolduran meslek, yaşam tarzı her ne olursa olsun, bunlar yaşamınızda ne kadar var olursa olsun yaptığınız yeni seçimde başarı kazanmanız veya parlayan bir konumda olmanız için tekrar uzun yılların geçmesi gerekmiyor. Bunun tek bir şartı var içimizdeki yaratıcılık yeteneğimizin doğuştan hepimiz de var olduğuna inanmak ve kendimizi dış dünyanın tepkilerine kulak vermeden İçimizden geldiği gibi davranmak.
Tam ve mükemmel olduğumuza, içimizde büyük bir potansiyelin olduğuna ve yapabileceğimize inanmak...
Hayatta çok önemli bir gerçek vardır. Değiştirebileceğimiz tek şey kendi düşüncelerimiz, duygularımız davranışlarımız ve seçimlerimizdir. Kendimiz ile ilgili olmayan hiçbir şeyi değiştiremeyiz. Değişmiş gibi görünse bile bir gün bunun beyhude bir çaba olduğunu anlarız. Elde edeceğimiz hiçbir şey olmadığı gibi birçok şeyi kaybetmek zorunda kalırız.
Oysa bütün risklere rağmen denemek, denerken arzu ettiğimiz gibi gerçekleşme me durumunda bir sonraki adımda neleri farklı yapabileceğimizi görme cesaretini göstermek, bireysel yaşamda en büyük başarıdır.
Kendisiyle tanışma şansım oldu ve imzalı kitabını okuduğum için buradan kendisine yeniden teşekkür ediyorum sevgiler saygılar kıymetli Gamze Sağıroğlu.