Şunları bir araya toplayayım. Bir güzel muhabbet edelim- diye düşündüm.
Mutfak işinden de anlarım.
Donattım sofrayı.
Bayağı uğraştım.
Hepsinin, ayrı ayrı ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim.
Bayağı da para gitti.
Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kaseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu
Adam masaya
Aklında olup bitenleri koydu
Ne yapmak istiyordu hayatta
İşte onu koydu
Kimi seviyordu kimi sevmiyordu
Adam masaya onları da koydu
Üç kere üç dokuz ederdi
Adam koydu masaya dokuzu
Pencere yanındaydı gökyüzü yanında
Uzandı masaya sonsuzu koydu
Bir bira içmek istiyordu kaç gündür
Masaya biranın dökülüşünü koydu
Uykusunu koydu uyanıklığını koydu
Tokluğunu açlığını koydu.
Masa da masaymış ha
Bana mısın demedi bu kadar yüke
Bir iki sallandı durdu.
Adam ha babam koyuyordu .
Edip Cansever
Ben bir savaş çocuğuyum dünyanın herhangi bir yerinde
Acının gönülsüz hamalıyım
İlk kurşun beni vurur her zaman
Ve ilk kopan ayak benim olur
Bir serseri mayınla
ölüm oyun arkadaşımdır benim
Açlık kol koladır benimle
ben bir savaş çocuğuyum
Dünyanın herhangi bir yerinde
Kabilde annemin ninnilerini beklerken
Gökten ölüm yağdırılır
Çekip gitmiş o resimdeki kadın
Eşyalar birden bire yıpranmış yalnızlıktan.
İyi değilsin , kuyuda bir dünya kaldı sana
Bir de oturduğun kahvede gürültüden adamlar .
Tuhaf bir rüzgar dolaşıyor kenti
Dikenli sorular taşıyor azalan insanlara
Uyandırıyor omzunda uyuyan arkadaşı
Bir kumru balkona bırakıyor beklediğin haberi
Öyle diyor , bir tabanca olmalı göğsündeki sıkıntı.
Bir kırlangıç tek başına göçe hazırlanıyor
Duyduğun onun kanat sesidir
Şarkı diye mırıldandındığın.
Kim konuşmuşsa bir mermi sıkılmış ağzına
Nereye gitsek üstümüzde bir celladın gölgesi
Sofrada insan eti , yiyenleri gördük
Orada köpürdü öfkemiz
Bundan sonra her bıçağın ucuyuz.
Çekip ormana gitmiş
Patisinden tutup dolaştırdığın kedi
Bir daha dönmemiş akşamına .
Gene de sen çıplaklığa güven
Doğduğun günü unutma , bir de olup biteni
Unutma bir kalkışma olan anneyi
Tarihte kalıcı bir yer ayır
Bir taşa yaz onun yarılan karnını.
~VEYSEL ÇOLAK~
Annemin sessiz geceleri için!
Kaşan şehrindenim
Fena sayılmaz halim,
Bir lokma ekmeğim var, biraz aklım,
İğne ucu kadar da zevkim.
Annem var, ağaç yaprağından daha güzel,
Dostlar, akan sudan daha iyi