Canınızdan bezip "benden bu kadar" dediğiniz anlarda bir oyunbozan çıkar ortaya. kendinizi yok etmeyi, en azından yok saymayı düşündüğünüz bir anda, birisi bir kahve ısmarlayıverir ve bir kahveye fit olup yaşamaya devam etmeye karar verirsiniz. değişen bir şey yoktur tabii ve bu kimse yeni biri değildir. bu, iyi niyetli olduğu sanılan, o anda yaptığının farkında olmayan insanlar yüzünden yüzlerce kopuk yaşam, çürük de olsa yaşamınızın rengine uymayan renkte iplikle dikilir. önüne bakıp da renk farkını gören, daha fazla dayanamaz .
Güzelce bir piyanosu vardı; ama kafasındaki müzikle parmakları arasındaki fark tüyler ürperticiydi. İşin asıl kötü yanı, kendini piyano başında olmadığı her yerde piyanist gibi hissetmesiydi.