"Bak Hamit evladım, herkesin kaderi levhi kalemde yazılıdır, biz bununla doğarız.
İşte her şey şuraya yazılır. Ne var ki sen herkes gibi tek kaderle değil üç kaderle doğdun evladım. Üç kader yazılmış alnına, hangisi geçerli bilmiyorum. Ya hapiste çürüyeceksin ya Cihan imparatoru olarak saltanat süreceksin ya da katledileceksin. Bana öyle geliyor ki bunların üçünü birden yaşayacaksın evladım. Dünyada pek az kulun başına gelir bu."
Benim tercihim değil, diye düşünüyor, her insan kendi seçmediği bir ailede, seçmediği bir kaderle dünyaya gelir; bizimki de kaplanın sırtında doğmak bir bakıma. Kaderi değiştiremezsin
"Kaplanın sırtındayken her buyruğuna uyan o büyük güce egemensin, güçlüsün, mutlusun; ne var ki sırtından indiğin anda o kaplan seni pençesine düşmüş zavallı bir gazal gibi parçalar, hiç duraksamaz. Kaplanla birlikte yaşamanın tek koşulu onun efendisi olmaktır; ya efendisisindir ya da kurban."