Ahraz o kadar içime işleyen bir kitap oldu ki... Adile'nin kendi kabuğuna çekilmesi.. kabuklaşması... İsrafil'in çaresizliği... yalnızlığı... Yusuf'un sohbeti...
-spoiler-
Adile, babasıyla beraber bir balıkçı teknesinde çöp toplayarak yaşamını sürdürüyordu. Annesini hiç tanımamıştı. Küçük yaşta uğradığı tecavüzlerden bir çocuğu oldu. Oğlan büyüdükçe sağır ve dilsiz (ahraz) olduğu anlaşıldı. Adını İsrafil koydu.
Zaman geçtikçe Adile içine kapandı. O içine kapandıkça İsrafil de iyice arkadaş canlısı oldu. Kasabanın marangozu Yusuf ile dost oldu.
Bir gün karşı koydan kaçıp gelen dede ve torunu hayatlarına dahil oldu. Ve İsrafil'in ilk aşkı, özlemleri, annesiyle arasındaki iletişimsizliği, kasabadan gidişi ve Adile'nin yok oluşu böyle başladı.