Şeyda Sağlam Öztürk

Şeyda Sağlam Öztürk
@Seydasaglamm
Zihnimizdeki hiçbir şey tamamen yok olmuyordu.
Sayfa 207
Reklam
Hayat dediğin şey nedir ki? Labirentlerden oluşan bir kutu…
Sayfa 190
Yeni saray (Sarayı Cedit), Saray-ı Hümayun veya Sarayı Amire gibi isimlerle anılmış olup, Topkapı Sarayı ismi önünde törenlerde kullanılan toplar bulunan ve suların sahil tarafından yer alan Top Kapı‘nın ardındaki Topkapı Sahili Sarayı’ndan gelmektedir. Topkapı Sahil Sarayı l. Mahmut tarafından yaptırılmış; ancak 1862 tarihli bir yangın da yok olmuştur. Bunun üzerine Topkapı ismi, tepedeki asıl saray için kullanılmaya başlanmıştır.
Sayfa 50

Reader Follow Recommendations

See All
Akşemseddin, İstanbul’un fethini hem devletin bekası hem de mutlak iktidarı için bir araç olarak gören genç padişahın siyasi ekibinin önde gelen üyelerinden biri olarak değerlendirilmelidir.
Sayfa 46
Kanuni Sultan Süleyman bir rivayette, köylüyü insanların en hayırlısı saymıştır. Çünkü demiş, köylü, bütün insanları doyuran sınıftır.
Sayfa 135
Reklam
Yalnızım, diye düşünme. Kendimle vakit geçiriyorum, diye düşün…
Sayfa 66
Saltanat didükleri ancak cihân gavgâsıdur Olmaya baht u saâdet dünyada vahdet gibi Muhibbi (Kanuni Sultan Süleyman)
Napolyon’un Mısır’ı işgalinden sonra;
Fransız arkeologların kazılarından çıkardıları tarihi eserler Fransa’ya taşınarak Paris’teki Louvre müzesinde sergilenmeye başlandı. Fransızların kaçırdıkları eserlerin sayısı o kadar fazlaydı ki müze “Mısır koleksiyonu” na ayrı bir bölüm açtı.
Sayfa 47
Mısır seferinde Napolyon’un yanında götürdüğü bilim adamları 167 üyeden oluşuyordu. Aydınlanma düşüncesinin besledi bir misyonla kadim dönemde büyük başarılara imza atan ancak İslamiyet sonrasında sönümlemem Mısırı uykusundan uyandırmaya gidiyorlardı.
Sayfa 45
Napolyon’un Mısır seferi sadece askeri bir işgal hareketi değildir. Batının Doğuya dair daha fazla bilgi edinmesini sağlayan bilimsel bir keşiftir aynı zamanda.
Sayfa 43
Reklam
Memlekette en seri ve faydalı medeni gelişmelerin kadınların vasıtasıyla dahil edileceği, kadınları esaret altında bulunan milletlerin felakete uğrayacakları hakkında fikrim sarsılmazdır.
Sayfa 25
Bir taraf, savunabilseler de savunamasalar da toprak her zaman onların olacakmış gibi yaşıyor. Diğer taraf ise tıpkı 1948’de yapıldığı gibi Filistinlileri topraklarından sürmek için uygun koşulların ortaya çıktığı zamana hazırlanıyor, bunun İçin stratejik konumlara kaleler inşa ediyor.
Sayfa 212
1918
İngilizlerin işgal ettiği ülke savaştan harap olmuştu. Filistin halkı, topraklarını Avrupa’nın bir savaş alanı olarak kullanmasının bedelini çok ağır ödedi………. Savaşın dolaysız sonucu, Türk resmî makamlarının ve dilinin ortadan kalkması oldu. Sanki Osmanlı hiç var olmamamız gibiydi.
Sayfa 205
121 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.