"Ama... yani sen, bizden... onu sihirbaz ilan etmemizi mi istiyorsun? Ah, hayır, olmaz! Hiç emsali var mı!?"
"Nesi var mı?" diye sordu Nine sertçe.
"Daha önce hiç olmadı!"
"Bir sürü şey daha önce hiç olmadı. Yalnızca bir kez doğarız." Daraçı ona sessiz bir yakarıyla baktı. "Ama bu tö..."...re" diyecekti, fakat sözcük, daha ağzındayken soldu. "Nerede diyor?" dedi Nine zaferle. "Kadınların sihirbaz olamayacağı, nerede söyleniyor?"
Daraçı'nın aklından şu düşünceler geçti: ...Hiçbir yerde söylenmiyor, her yerde söyleniyor.
...Ama genç Simon, her yerin hiçbir yere çok benzediğini ve aradaki farkı göremeyeceğimizi söylüyordu.
..Kadınların Üniversite'ye girmesine izin veren ilk Rektör olarak mı hatırlanmak istiyorum? Gerçi yine de hatırlanmış olacağım, orası kesin.
"Bak," dedi çaresizce, "Alınma ama, Havamumu Nine, ee... Havamumu Hanım... Bayan..."
"Sanırım şu anda Esmerelda yeterli olur. Aynı süpürgeyi falan paylaştığımıza göre..."
Daraçı'nın aklına, burada, kendi sahasındayken yolu onun göstermesi gerektiği geldi ama ölümcül nikotin bağımlısı birinin, acelesi olan Nine'yle yarışması mümkün değildi. Daraçı ancak yengeç gibi yan yan sekerek ayak uydurabiliyordu ona.