"Alışmıştık nasıl olsa unutmaya. "
Sayfa 460 - Doğan Kitap
''Sorarlarsa, 'Ne iş yaptın bu dünyada?' diye, rahatça verebilirim yanıtını:
'Yalnız kaldım. Kalabildim! Altı milyarın arasında doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından.'''
Sayfa 252 - Doğan Kitap
''Hiçbir rejimi sevmedim. Ne siyasisini ne kepek ekmeklisini!''
Sayfa 218 - Doğan Kitap
Okur Takip Önerileri
''Kimseyi görmek istemiyorum. Kimseyle konuşmak istemiyorum.''
Sayfa 209 - Doğan Kitap
''Yalnız kalma isteğim gökdelen gibiydi.''
Sayfa 201 - Doğan Kitap
"Aramızda mutlak bir dürüstlük olduğu için yalanı komik bulurduk. Yetersiz ve zayıf."
Sayfa 149 - Doğan Kitap
''Yalan ancak ayrıntılarla gerçek olur! Birini kandırmanın en iyi yolu ayrıntılardır.''
Sayfa 97 - Doğan Kitap
''Yürümüyor, uçuyordum. Konuşmuyor, düşünüyordum. Dokunmuyor, hissediyordum. Görmüyor ama biliyordum.''
Sayfa 92 - Doğan Kitap
"Düşündüm her şeyi. Kaybettiklerimi..."
Sayfa 86 - Doğan Kitap
''Dile getirilemeyen nefretten büyüğü yoktur. Dile getirilemeyen aşk gibisi yoktur.''
Sayfa 68 - Doğan Kitap
"Çok geç alıştım ben yaşamaya."
Sayfa 55 - Doğan Kitap
''Hiçbir yere ait olmayanları iyi tanırım. Her yere aitmiş gibi davranırlar.''
Sayfa 51 - Doğan Kitap
"Geçmişten bahsetmenin bir anlamı yok."
Sayfa 43 - Doğan Kitap
''Aynaya bakıp kendini tanıyamamak, insanın kendi anılarını bir başkası yaşamış gibi anlatması, dünyanın kendisi dahil üzerindeki hiçbir şeye kayda değer bir varoluş nedeni bulamamak ve zihnin bedenden binlerce kilometre uzakta olması o kadar korkunç ki!''
Sayfa 29 - Doğan Kitap
'''Yapamıyorum Kinyas. Yazamıyorum. Bütün bunların hiçbir değeri yok. Ne doğru dürüst cümleler kurabiliyorum ne de gerçeği böylesine anadan üryan anlatmak hoşuma gidiyor. Seversin vazgeçmeyi. Bu işten de vazgeç. Mutluluğundan vazgeçtiğin gibi!' dedim, kalemi masaya iterken.''
Sayfa 23 - Doğan Kitap