Sibel Soğukçeşme
@Sibelscm
Kaldı bu silinmez yaşamak suçu üzerimde..
Felsefe
1994
247 okur puanı
Kasım 2019 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
“Dehşet bir ses tonu çıkarıyor aklım.”
352 syf.
4/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Okur Takip Önerileri
“Namaz, kalbin iştirakı nispetinde namaz olmaktadır.”
“Namazda iken, namazda olun.”
Unuttuğumuz ve bulmak istediğimiz köklerimiz nerede? Maddileşen dünyada kişiliğimizin oluştuğu o kaynağa dönebilecek miyiz? Dünya değirmeni bizi öğretmeden evvel bu yolculuğun amacını hatırlayabilecek miyiz?
“İngiliz demek bir tohum makinası, bir biçerdöver makinasıdır. Adamlar için siyaset put.
Orta Doğu’ya bölge bölge fitne tohumları ekip arkasından da yıllardır bir köşede ellerini göğüslerine bağlayarak bekleyenler ve arkasından her türlü çeşitli siyasi ve ticari hasatları biçip toplayanlar bunlar bunlar.”
Sayfa 93Kitabı okudu
Şöyle demiş bir yamyam, köyüne gelen Batılı bir antropoloğa: “ Biz insanları yemek için ve ancak ihtiyacımız miktarınca öldürüyoruz. Ama ya siz…”
“Bozulmaya karşı direne bilmenin, tüketim alışkanlığına kapılmayıp sömürülmeye karşı koymanın, ve nihayet topluca bir güç oluşturmanın önemli garantilerlerinden biridir büyük aile.”
“Batı akılcılığa büyük önem veren batı, akıl dışı her olguyu yok veya değersiz kabul ederek, bireylerde doğuştan var olan manevi ihtiyaçları da yok kabul etmiş olunca, birey, görünüşte sağlanan bütün zenginliklere rağmen, içine düştüğü korku, endişe ve ağır yalnızlık hallerinin hesabını soracağı kişiler ve kurumlar aramaya başlamış ve sonuçta çareyi, manevi ihtiyaçlarını keşfedeceği ve onları temin için gerekenleri yapacağı yerde, yine aynı kültürün insanı olarak, bir bakıma kendini bu illetlere götüren saiklerin metodu ile, suçlu olarak görmeye başladığı kural koyucu kuruluşları yok etmekte bulmuştur.”
Yanlış bir adımdan dönmek mümkün olabilir. Ama atılmışsa bir kere, onun da edindiği bir hatırası olacak.”
Sayfa 17Kitabı okudu
“Bazen Haziran sıcağı gibi çöker bir şey.
Bakış bozulur, eşya bulanıklaşır. Altından kalkamazsın. El yordamı da fayda vermez. Duvarlar cam kırıklarıyla dolu ve pütürlüdür.”
“Yaşanılanlar, görülenler ve öğrenilenler ne kadar acı olursa olsun, macera insanoğlu için büyük bir nimetti. Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu Dünya’nın şahidi olmaktı.”
Sayfa 91Kitabı okudu
Bu dünyada insanların korktuğu tek şey öğrenmekti. Acıyı, susuzluğu, açlığı ve üzüntüyü öğrenmek onların uykularını kaçırıyor, bu yüzden daha rahat döşekleri, daha leziz yemekleri ve daha neşeli dostlara sığınıyorlardı. Dünyaya olan kayıtsızlıkları bazen o Kertye varıyordu ki, kendilerine altın ve gümüşten, zevk ve sefadan, lezzet ve şehvetten bir alem kurup, keder ve ızdırap fikirlerinin kafalarına girmesine izin vermiyorlardı.”