"Yine de senin gözünden düşen bir damla yaştan önemli değil hiçbir şey..."
Sayfa 390
"Kızgınım ama ben sana!"
"Kırgın olma, yeter. Kırılma hiç bana. Kız, bağır, çağır ama kırılma. "
Sayfa 385
"Canın çok acıdı mı?"
"Hayır ama şu an acıyor," deid kısılan sesiyle. "Sen böyle konuştuğunda kalbim çok acıyor."
Sayfa 364
Reader Follow Recommendations
"Yalvarırım... Git."
"Gitmeyeceğimi biliyorsun."
Gözlerini yumup birkaç saniye sonra tekrar açtı. "Kahretsin... Kork artık!"
"Korkuyorum," diye itiraf ettim. "Senin için korkuyorum."
Sayfa 283
"Endişelenme," diye fısıldadım.
"Elimde değil."
"Elinde,"
Kaşları çatıldı. "Ne?"
"Elim... Elim elinde. Endişe etme."
Sayfa 274
"... Lütfen önceliğin yada zaafın olmama izin verme. Bunun ağırlığını taşıyamam. Bırak... Böyle kalsın."
"Çok geç."
Sayfa 259
"O satırlar aklıma geliyor sen böyle kaşlarını çatınca."
"Hangi satırlar?"
"Çatma, kurban olayım çehreni ey nazlı hilal."
Sayfa 259
"Bakmasana öyle!"
"Nasıl bakmayayım?" sesindeki hayran tını, gözlerindeki derin ifade kelebek etkisi yaratırken yutkundum zorlukla.
"Sanki..." kalbim tekledi, nefesim düzensizleşti ve cümlem yarıda kaldı.
Haris'in dudakları belli belirsiz kıvrıldığında bana doğru yaklaştı yüzü. "Öpecekmiş gibi mi bakıyorum sana? Biliyor musum Hilal? Ben yalancının teki olabilirim. Ama... Bakışlarım her zaman doğru ve dürüst olacak."
Sayfa 256
Yüzü yüzüme mümkünmüş gibi daha çok yaklaştığında gözleri gözlerime hakimiyet kurdu. Bu hakimiyetten kurtulmak adına gözlerimi kapattım ve nefesimi tuttum.
Yanağı yanağıma sürtünürken yeni çıkan sakallarını hissettim, tenim karıncalandı. Zihnim durdu. Vücudumdaki tüm fonksiyonlar duraksadı sanki. Neredeyse anın büyüsüne kapılmak üzereydim. Kokusu içime dolarken başım dönmeye başladı.
Sayfa 252
"Zaafın olmuş haberin yok."
Haris'in zaafı olmadığımı söylemesini bekledim umutla. Bunu söylemesi bir nebze hepimizin içini rahatlatırdı çünkü.
Fakat "Haberim var," diyerek beni şaşırttı.
Sayfa 232
Ondan cesaret alarak kollarımı sırtında birleştirdim.
Bu... Çok güzel bir duyguydu. Tarifi benzersiz, kelimelerle ifade edilemeyecek kadar güzeldi.
Ben ona sarıldığım an geri çekilmeye çalıştı. Kaşlarımı çattım. Yalnış bir şey mi yapmıştım yoksa? "Yaraların vardı." Hangi yaralarım? "Canın acıyacak."
Gülümsedim görmemesine rağmen ve ellerimi belinde sabit tutarak onu kendime doğru çektim, daha sıkı sarıldım. "İyileştim ben çoktan." iyileştim ben şu an,Hilal.
Sayfa 216
Alnını, omzuna yasladığında kalbim bozuk plak gibi şaşırdı, ritimleri karıştı.
Sayfa 216
"İsmimi söylemeni hep hayal ederdim. Hayallerimden daha güzel seslendirdin."
Sayfa 215
"Bırakacak mısın ellerimi?"
"Ben memnunum halimden."
Sayfa 190