Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Canan Akkaya

Canan Akkaya
@Sidelyasi
İyi Bilirdik..
Yazar
Düzce
6 okur puanı
Nisan 2021 tarihinde katıldı
Galiba ben insanlarla nasıl yaşanır bilmiyorum. İnsanlarla nasıl konuşulur, arkadaşlarla neler yapılır, sevgilin olursa onunla nasıl vakit geçirilir, biriyle arandaki mesafe nasıl ayarlanır... Ama hep biliyormuş gibi yaptım. Ve hep yanlış yaptım.
Reklam
Korkuyorum, bazen şu köşeyi dönünce birden karşıma çıkacak diye, bazen eve girdiğimde ışıkları açınca alaycı gülümsemesini göreceğim diye, belki kahvemi içerken karşıma oturacak ve gözyaşlarıyla af dileyecek diye korkuyorum. Ama en büyük korkum bu değil. Belki dayanamam gözlerinin içine bakınca unuturum herşeyi belki affederim diye korkuyorum.. Sakın salma kendini süslü sözlere inanma söylediği yalanları düşün kalbin yumuşayınca nasıl kandırıldığını, yeni bir hayatın var artık senin yeni sokakların, yeni kapıların...
Olur da bir gün bir mesaj gelirse telefonunuza yabancı bir numaradan, '' Napıyorsun Konuşmamız lazım çok kötüyüm, sana ihtiyacım var'' gibisinden, o an içiniz de ki aşk ve merhamet duygularını içinizden silin atın.O mesajı okurken de hiç duygulanmayın. O mesaja da sakın cevap vermeyin, çünkü siz numaranın kime ait olduğunu merak ederken ikinci bir

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kirpiklerime asıl biraz gözümden düşüyorsun..
İnsanları geçmişlerinden ötürü yargılamayın. Zira kaderin size nasıl bir gelecek yazdığını bilmiyorsunuz..
Reklam
Küçük şeylerle mutlu olmayı öğrettiler bize.Ne her gördüğümüzü isterdik,ne de her istediğimiz olurdu.Ama öyle bunalımlara girip çıkmazdık.Ertesi gün unuturduk.Bir giydiğini bir daha giymemek,önüne konan yemeği beğenmemek ne haddimize.Bunları sorgulayacak kadar zengin değildik.Hani bir kıyafetin miras gibi büyükten küçük kardeşe kaldığı o günlerden bahsediyorum. Sökülenin atılmayıp dikildiği,yıprananların yamalarla saklandığı günler. İşte bu yüzden her anne iyi bir terzive her baba da yenilerini alamadığı için biraz buruk olurdu. Ama modayı yine de yakından takip ederdik biz. Mesela; ipten kemerlerimiz, çoraplardan eldivenlerimiz vardı. Her bahar papatya toplamak ve çimlerde yuvarlanmak sıradan eğlenceler de edinmiştik kendimize. Üstelik pantolonumuzda beliren çimen lekesi için gibi annemizden yiyeceğimiz azara bile hiç aldırış etmeden. Ama yine de iyi çocuklardık biz.Ağlayan küçüğümüzü susturmasını da,pazardan gelen büyüklerimizin yüklerini taşımasını da, beraber gülüp, beraber ağlamasını da iyi bilirdik. İstediğimiz bir şeyin olması için sabretmeyi de o yokluk günlerinde öğrendik.İşte bu yüzden ekmek ve emek bizim için nimettendir. Kaybetmemek için sıkı sarılırız, ekmeğimize de sevdiklerimize de…
Vaktiyle deli gibi inandıklarım oldu, bütün kalbimle güvendiklerim.Tek bir kelimesine dünyayı hiç sorgulamadan karşıma alabileceğim insanlar oldu.Kendime öyle çok zarar verdim ki Aslında en büyük pişmanlıklarımda bu yüzden çünkü en büyük hayarlerimi kocaman bir balon gibi sönüp asla toparlayamayacağım hayal kırıklarına dönüştü öyle dağıldı ki, yerinden derleyip toplamam yılar sürdü.Şimdi bakıyorum da geçmişe ; en çok ben savaşmışım ben direnmişim.Tek yara alan tek kaybeden yine ben olmuşum meğer ne yaşadıysam bir şizofren gibi kendi kendime yaşamışım hepsini herşeyi kafamda büyütüp kendi yüreğimde katlanmışım. Geçmiş bana çok şey öğretti..
Düşünüyorum da biz, büyüyerek çocukluk etmişiz.
Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
"Belki yeni bir başlangıç yapmanın vaktidir. Yeni bir başlangıç için her şeyi yıkmanın vakti."
Neden birine güvenmek zor biliyor musun ? Hayatının tam ortasında seni her koşulda anladığını düşündüğün birinin bir süre sonra aslında seni hiç anlamadığını, anladığı zamanlarda da yanlış anladığını görüyorsun... Bir bakıyorsun en zayıf yanından, savunmasızlığından vuruyor seni. Sonra diyorlar ki -insanlara güvenmelisin! Oysa tüm yaralarımızda en çok güvendiklerimizin parmak izi var. Bilmiyorlar...
Reklam
Öldükten yaklaşık 30 dakika içerisinde vücutta refleks diye bir şey kalmıyor.Gevşeyen kaslar dolayısıyla ağız ve göz kapakları açık kalıyor. Boşaltım sistemi tamamen gevşiyor, idrar akıntısı oluşuyor.Ölümün gerçekleşmesinden 24 saat sonra vücut çürümeye başlıyor. Solunumun durması bakteriler için işaret oluyor ve çalışmaya başlıyorlar.İlk çürüyen
Bir yerden sevmeye devam edebilir miydim ? Çünkü sevmek, yarıda kalan bir kitaba devam etmek gibi kolay bir iş değildi. Ya hiç sevmemişsem bugüne kadar. Bir kitaba yeniden başlamak gibi, sevmeye yeniden başlamak pek kolay sayılmazdı herhalde..
Kimse senin nelerle başa çıkmaya çalıştığını, neleri yendiğini, yenemediğini, kimlerin yanında olmak istediğini, nelerin başını ağrıttığını, neler hissettiğini,neleri hissetmekten korktuğunu, içini, senden daha iyi bilemez. O yüzden dik yürü hep. Kendine sadece kendin lazımsın.
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
52 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.