Mr. ꎭꀎꃅꍏꎭꎭꍟꀸ

Mr. ꎭꀎꃅꍏꎭꎭꍟꀸ
@Silhouette
- Keskin sınırlarla çizilmiş kuramların flu eylem haritalarında seyyah - ÖLEN ÖLDÜ KALAN SAĞLAR HÂİNDİR 𝓓𝓐𝓖̆𝓛𝓘
ᴄᴏʟʟᴇɢᴇ ᴏғ sʜᴀʀɪᴀʜ ᴜϙᴜ - ᑎI IſOꞀOʎSOS - ꃅꀤꌗ꓄ꂦꋪꌩ ꂦꎇ ꀤꌗ꒒ꍏꎭꀤꉓ ꀸꂦꉓ꓄ꋪꀤꈤꍟꌗ ꎭ.ꍏ. ꀘꂦꀎ
1995
163 reader point
Joined on August 2019
Sabitlenmiş gönderi
Yalnızlığımın hüzünlü bilinci içinde; bu dünyada hiçbir kalbin benim için atmayacağından, hiçbir gözden benim için bir damla yaş akmayacağından ve hiçbir zaman bir bekleyenimin olmayacağından emin olarak, huzur içinde uyumak... Bütün kelepçelerden kurtulmuş, sadece kendime ait olduğum, hep bir yabancı ve hep bir işgalci olarak karşılanacağım bu devasa çölde yaşamak. (Isabelle Eberhard - Jurnal, 1 Ocak 1900)
Reklam
Günümüzde Suudi Arabistan, kurucu ideolojisini yitirmiş bir devlete dönüşmüştür. Kabaca “Vehhâbîlik” denilen Selefi düşüncenin önce politize olması, ardından kralların elinde siyasal oyuncağa çevrilmesi, derken dünya sistemi tarafından keşfedilip maymuncuk haline getirilmesiyle, Suudiler yönlerini şaşırmış, nereye gideceklerini bilemez hale gelmişlerdir. Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın, ülkeyi içine yuvarlandığı çıkmazdan ve bataktan kurtarabilme adına, son sürat Batılılaşma projesini sahneye sürmesi ise, Suudi Arabistan'ın parçalara ayrılma sürecini hızlandırmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Din adamlarının, insan hakkı savunucularının, itidal tavsiye eden kanaat önderlerinin tutuklandığı veya ortadan kaldırıldığı bir ülkenin, sadece kadınlara kamusal alanda özgürlük vererek, şarkı-türkü gibi eğlencelere konan yasakları kaldırarak, sahillerine turistik resortlar açarak yıkımdan kendisini kurtarabilmesi mümkün değildir. Üzerine bastığı zemin kaybolan, halkına ve çevresine aktaracak düşünsel ve ideolojik derinliği kalmayan, üstüne üstlük bir de kendi içinde dünyevîleşmeyi körükleyen bir ülkenin ömrünün kısalması ise tarihte çokça rastlanan bir hadisedir.
Sayfa 208 - KETEBEKitabı okudu
"Selefi-cihâdî" hareketlerin ikinci zaafı, “halka rağmen, halk için savaşmak” handikapına savrulmalarıdır. Savaş kabiliyetleri bulunduğu için toprak kazanımlarına yardımcı olan ve mevzi kazanan bu hareketler, bir noktadan sonra kendisi için savaştığı halkın irade ve eğilimlerini hiçe sayan bir çizgiye sürüklenmektedir.
Sayfa 207 - KETEBEKitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Falaşalar, günlük hayatın her alanında ayrımcılıkla karşılaştılar. Ancak asıl skandal, 1996'da patlak verdi: İbranice yayın yapan Maariv gazetesinin 24 Ocak tarihli nüshasındaki haberde, İsrail Kan Bankası'nın Etiyopya'dan gelen siyahî Yahudilerin kanını diğer örneklere karıştırmadan çöpe attiğı belirtiliyordu. Bu uygulamanın neredeyse 15 yıldır sürdüğü vurgulanan habere bir de fotoğraf eşlik ediyordu. Fotoğrafta, üzerine şu not iliştirilmiş bir torba kan vardı: “Hiçbir şekilde kullanmayınız, Etiyopyalı kanı".
Sayfa 173 - KETEBEKitabı okudu
Barack Obama kararsız bir başkan değildi, hele "amaçsız" ve "şapşal" hiç değildi. İngilizlerin devlet sistemini dikkatli bir şekilde incelemiş bir hukukçu olarak, Ortadoğu'nun mevcut gidişatına çok fazla müdahale etmemeyi seçmişti o kadar. Bu tercihi, dışarıdan bakanlar için ABD'yi bölgede etkisizleştirmekle eleştirilebilirse de, aslında Obama ve Amerikan devlet aklı, yönettiği ülkeye yönelik olarak İslâm coğrafyasında biriken kin ve nefreti soğurmak, İran'ın önünü açarak İslâm dünyası içindeki bölünme ve çatışmaları daha da derinleştirmek hedefini güdüyordu. Bunu büyük ölçüde başardı da.
Sayfa 152 - KETEBEKitabı okudu
Reklam
Reklam
1,029 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.