Sinan Çakar

Sinan Çakar
@Sinancakar
null
Marmara Üni. - Yakınçağ Tarihi
Master
İstanbul
null, 4 February
7 reader point
Joined on January 2018
320 syf.
8/10 puan verdi
Kitabın müellifi eserin başlığında olduğu gibi ıslahat hareketlerinden kastı Suriye'de ortaya çıkan ve İbn Teymiyye ekolünden geldiğini söyleyen Selefilerin görüşlerini Suriye'de ıslahat olarak ele almıştır. Nitekim kriz döneminde ortaya çıkan tüm fikirlerden olduğu gibi bir çıkış yolu arayan ulema kesim, Sultan Abdülhamid ile ittifak halinde olan Şam Ulemasına bir alternatif oluşturmak maksadıyla karşılarına çıkmışlardır. Eserde Selefilerin itikadını oluşturan Cemaleddin Kasımi'nin görüşlerine büyük bir yer ayrılmıştır. Ayrıca Cezayir'de Fransızlara karşı tam 17 yıl direnen Abdülkadir Cezayiri'nin Şam'a yerleşmesi hem dini bakımdan hem de milli bakımından Arapları etkilediği gözler önüne serilmiştir. Sultan Hamid'e karşı İttihatçılarla ittifak kuran Selefiler yakın görüşte oldukları Vehhabiler ile de irtibat kurmuşlardır. Ancak İTF'nin 1909 yılında yönetime hâkim konumda geçmesiyle milliyetçi Araplar ve Selefilerle karşı saflarda yer almıştır. Eserde laik okullarda yetişen Arap milliyetçilerle, ulema kökenli olan Selefilerin mücadelesinin yanı sıra merkez - çevre ilişkileri örneklerle ele alınmıştır. Günümüz Suriyesi İç Savaşı'nda etkili olan Selefi anlayışın ve yükselen mezhepçiliğin tarihi arka planını oluşturan bu olayların bilinmesi ile günümüzde bölgede gerçekleşen olaylara dair daha sağlıklı değerlendirmeler yapılabilir.
Son Dönem Osmanlı Suriyesi'nde Islahat Hareketleri
Son Dönem Osmanlı Suriyesi'nde Islahat HareketleriDavid Dean Commins · Mahya Yayıncılık · 20143 okunma
Reklam

Reader Follow Recommendations

See All
172 syf.
10/10 puan verdi
Eserde 1748 yılında Viyana'ya elçi olarak yollanan Mustafa Hatti Efendi'nin seyahati ve yaşadıklarını kaleme almıştır. Eser hazırlayanı tarafından hem transkrip edilmiş hem de kitabın sonunda orjinal seyahatname eklenmiştir. Sefaretnamenin öncesinde kitabın hazırlayanının kaleme aldığı kısa şekilde Avusturya-Osmanli ilişkilerini özet geçtiği bir bölüm bulunmaktadır. Ve bu bölümdeki bazı bilgiler Avusturya arşiv çalışmalarının ürünü olduğundan sahihtir ve gâyet kullanılabilir. Seyahatname de ise Avusturya-Macaristan Kraliçesi Maria Theresia ve eşi Kral I.Josef hakkında bilgiler içermektedir. Eseri okuduğumuzda Avusturya- Osmanlı ilişkilerinin 1739-1789 sürecine kadar nasıl sorunsuz bir halde ilerlediğini Osmanlı'nın Avusturya Veraset Savaşlarındaki tarafsız tutumuyla anlamaktayız. İlaveten eserde yer alan Mustafa Hatti Efendi'nin opera davetinde dondurma yemesi gibi ilginç ve eğlenceli bölümlerde bulunmaktadır.
Mustafa Hattî Efendi Viyana Sefaretnamesi
Mustafa Hattî Efendi Viyana SefaretnamesiAli İbrahim Savaş · Türk Tarih Kurumu · 19993 okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
Akademik bir çalışma olan eserde Osmanlı - Arap ilişkilerinin son 50 yılı ve Arapların kurduğu cemiyetler başlık halinde incelenmiştir. Eserin ilk bölümünde geç dönem Osmanlı coğrafyasında Arapların talepleri ve örgütlenmelerinden bahsedilmiş ve bilâhare kurulan cemiyetler içinde barındırdığı kişilerle beraber ele alınmıştır. Eser geçmişten bugüne baktığımızda mühim tarihi bağlantıları gözler önüne sermektedir. I.Dünya Savaşın'dan sonra İngiltere ve Fransa himayesinde bağımsızlıklarını* kazanan Arapların, daha savaş başlamadan Suriye ve Lübnan'daki Arap aydınlarının Fransa himayesini istediğini görmekteyiz. Emperyalist ülkelerin yardımıyla bağımsızlıklarını kazanan Arap ülkelerinin bugünkü durumu da çok farklı değildir. Ayrıca Arap aydınları tıpkı Jön Türkler gibi Paris ve Mısır'da teşkilatlanmış ve bir elit harekete dönüşmüştür. Lakin asıl isyanı arzuladıkları bölgeler Lübnan ve Suriye idi. Biladü'ş Şam ahalisinin şehirli olması ve Cemal Paşa'nin kurduğu Divan-ı Harb yargılamaları ile Arap milliyetçileri bu bölgede pasifize edilmiş ve bekledikleri isyan Hicaz'da İngiliz desteği ile gerçekleşmişti. Yazar Arapça ve İngilizce dillerine vâkıf olmasından mütevellit birçok yerli ve yabancı kaynağı kullanmıştır. Bu bakımdan alanında sayılı olan akademik çalışmalar biridir. Arap coğrafyası ve tarihine ilgi duyan kişiler tarafından okunması gerekmektedir.
Türk - Arap İlişkileri
Türk - Arap İlişkileriZekeriya Kurşun · İrfan Yayıncılık · 19926 okunma
Reklam
340 syf.
6/10 puan verdi
Eser Ahmet Rıza Bey, Abdullah Cevdet, Mizancı Murat ve Prens Sabahattin'i ve Jön Türklerin çıkardığı gazeteleri ele almaktadır. Öncelikle bahsi geçen Jön Türklerin yazdıkları ve okuduklarını ele alan Ş.Mardin bu bağlamda bir karakter okuması yapmıştır. Bunun yanında tüm Modernleşme Kuramını benimseyen ve Batı'da yazılan Osmanlı tarihiyle ilgili eserlerde bilhassa 1940-80 döneminde bazı oryantalist söylemlerle doludur. Kitaptan misal verecek olursak Ş.Mardin Jön Türkleri "felsefesizlik ve tarihsizlikle" itham eder. Öncelikle Jön Türkler, Namık Kemal ve Ziya Paşa gibi edebi yönlerinin dışında tarihi metinlere de ağırlık veren bir gelenekten yetişmiştir. Felsefe kısmına geldiğimizde A.Rıza ziraat memuru, M.Murad muallim ve A.Cevdet ise doktordur. Yani bu kişiler Batı'daki düşünürler gibi üniversite eğitimi alarak akademisyen olup felsefe geliştirme zorunluluğu yoktur. Bu kişiler Osmanlı İmparatorluğu'nun geleceği için fevkâlade endişelidir ve bu bağlamda kısa vadeli çözümler önerirler. Eserde dikkat çeken diğer hususlar A.Rıza Bey'in pozitivist tutumunun Cumhuriyet'e tesiri ve ülkemizde tabu ile yaklaşılan Prens Sabahattin'in izah bölümü son derece önemlidir. Eserde genel itibariyle konu bütünlüğü yoktur ve bölümler birbirinden bağımsız olarak okunabilir. Son söz olarak Jön Türklerin fikirlerini daha iyi ve saf halde kavramak için öncelikle bu isimlerin yazdığı eserler okunmalıdır. Mardin'in bu eseri ön yargılar içeren bir eserdir
Jön Türklerin Siyasi Fikirleri
Jön Türklerin Siyasi FikirleriŞerif Mardin · İletişim Yayınları · 2015146 okunma
154 syf.
10/10 puan verdi
III.Osman'ın cülusundan sonra 1755 tarihinde Lehistan'a yollanan Hacı Ali Ağa'nın yazdığı/yazdırdığı seyahatnamesini konu alır. Kitabın hazırlayanı Lehistan ve Osmanlı'nın tarihi münasebetlerini anlattığı bir giriş bölümü ile eser başlamaktadır. Kitabın hazırlayanı Polonya Arşivlerinde çalışmış bir tarihçidir, bu bakımdan kitabın birinci bölümü son derece değerli bilgiler içerir. Seyahatnâme ise manzum bir şekilde kaleme alınmıştır. Seyahatnâmenin orjinal metni ve latinize çevirisi de eserin diğer bölümlerini teşkil etmektedir. Seyahatnâmenin içeriğinde Hacı Ali Ağa'nın izlediği yoldan, Polonya Yahudilerine dönemin Leh Kralı III.August'a kadar mühim bilgiler içerir. Hacı Ali Ağa Osmanlı elçisinin Avrupa'ya bakışınında klasik bir tutumu gözler önüne serer. İslam'ın sunduğu üstünlük duygusu ile bazı tespitlerde bulunmuştur. "Kâfir" ve "Kâfir-i Fânî" minvalinde yabancıları betimlediği de görülmektedir. Elçi bazen gördüklerini hayretle karşılar ve latife dolu beyitlerde bulunmaktadır. Özet itibariyle Osmanlıların Avrupa'ya bakış açısını öğrenmek ve sürükleyici bir tarih eseri okumak isteyenlere tavsiye edilir.
Lehistan'da Bir Osmanlı Sefiri
Lehistan'da Bir Osmanlı SefiriHacer Topaktaş · Türk Tarih Kurumu · 20153 okunma
84 syf.
10/10 puan verdi
TBMM öncesi Anadolu Hareketi'nin karar organı olan Heyet-i Temsiliye'nin 1919 Eylül- 1919 Aralık dönemi kararlarını içeren bir eserdir. Eserde Milli Mücadelesi'nin öncelikle Anadolu'da görevli olan yönetimlerin değiştirmesi ve kovuşturması ile beraber başlandığı gorulmektedir. Milli Mücadele'ye karşı tavır alan memurlar görevden alınmıştır. Bunun yanında Heyet-i Temsiliye Batı Direnişine Demirci Efe ve Çerkez Ethem'e yolladığı bazı emirlerle organize ettiğini görmekteyiz. Bunun yanında Damat Ferid Paşa hükümetinin düşmesinden sonra İstanbul Hükümeti ile gerçekleştirilen Amasya Görüşmeleri'nin kararları da eserde yer alır. Bu dönemde İstanbul Hükümeti ile Anadolu Hareketi ortak hareket ettiği görülmektedir. Heyet-i Temsiliye'nin günümüz Türkiye sınırları dışında bilhassa Batı Trakya için aldığı kararların fazlalığı dikkatleri çekmektedir. Bunun yanında Musul'dan bir aza talep edilmesi gibi kararlarda alınmıştır. Böylelikle direniş faaliyetlerinin Anadolu' dışında da var olmak istediği gayet açıktır. Eser Cumhuriyet tarihçilerinin mutlaka okuması ve bulundurması gereken I.el bir kaynaktır.
Heyet-i Temsiliye Kararları
Heyet-i Temsiliye KararlarıBekir Sıtkı Baykal · Türk Tarih Kurumu Yayınları · 198912 okunma
54 syf.
10/10 puan verdi
Kitabın yazarı Robert de Clari, IV.Haçlı Seferi için orduya katılan ve 1204'de İstanbul'u ele geçiren Latin ordusunda bir askerdir. Kitabın tamamı 1203-1204 olaylarını anlatır. III.Aleksios ile ittifak eden Haçlı Ordusu Alexius'u tahta çıkarır ve olaylar Latinlerin 1204'te İstanbul'u ele geçirmesi ile sona erer. Eserde Costantinopolis şehrinin yapısı ile ilgili önemli mâlumat bulunmaktadır. Costantinopolis'deki meydanlar, heykel ve kiliseler hakkında bilgi verir. Örneğin Yedikule'de bulunan Yaldızlı Kapı'nın üstünde iki tunç fil olduğu ve günümüz Fatih Camiinin bulunduğu yerde olan Havvariyun kilisesinin Ayasofya'dan daha ihtişamlı bir kilise olduğundan bahseder. Kitap antik ve zengin bir şehir olan Costantinopolis'in istila ile nasıl tahrip olduğunu gözler önüne serer. Ve kitabı okuduktan sonraki şahsi kanaatime göre Doğu Roma'nın kültür ve tarihi mirası olarak yıkıldığı tarih 1204'tür ve 1453 ile tamamen Doğu Roma tarih sahnesine birçok mirası ile beraber karışacaktır. Eser bu açıdan ufuk açıcıdır. Geç dönem Bizans tarihçileri ve Costantinopolis'i kodu edinen sanat tarihçileri okunması gereken bir eserdir.
İstanbul'un Zaptı (1204)
İstanbul'un Zaptı (1204)Robert De Clari · Türk Tarih Kurumu · 199418 okunma
Sinan Çakar
@Sinancakar·Added the 2018 reading target.
2018 READING GOAL
7/150 books - %5 completed
7 books read
150 books
1,284 pages
7 reviews
0 quotes
#4744 on the Most-Read list.
Reklam