Sakın tepenize bir sırça köşk kurmayınız. Ama günün birinde nasılsa böyle bir sırça köşk kurulursa, onun yıkılmaz, devrilmez bir şey olduğunu sanmayın. En heybetlisini tuzla buz etmek için üç beş kelle fırlatmak yeter.
Ebu Mansur Es-Sealibi (M.S 961-1038, Gazneliler ve Harzemşahlılar dönemi hukukçusu) göre kadı "Helal ve haramın bütün şubelerini iyi bilmelidir. Düzgün konuşmalı, kapısını herkese açmalı, perdeyi kaldırmalıdır. Umumun karşısında muhakeme yapmalı, hasımlar arasında adaleti gözetmelidir. Heybetli durmasına rağmen tevazuu elden bırakmamalı, acizlik derecesine düşmeden merhameti korumalıdır. Cebi tertemiz olmalı (rüşvet almamalı), alnı lekesiz (onurlu), sırtı kambursuz (geçmişi temiz), donu ise kirsiz (zina yapmamış) olmalıdır. Sahipsiz kimselerin davasına bakarken hakkı gözetmeli, yetimin malına el sürmemelidir. Vakıfların toplum yararına açtıkları hayır kurumlarıyla (hastane, köprü, medrese, hamam, yol) ilgili davalarında titizliği elden bırakmamalıdır.
"Arz, kayalar, denizler hatta parlak yıldızları ve emelleri ve dehası veya bulanıklığıyla, beşerin ruhu, cümleten bütün asumanın göğsünde kaybolmaya mahkûmdur."