Bununla beraber, Türkçülüge ait bütün bu hareketler verimsiz
kalacakti, eger Türkleri, Türkculük ideali cevresinde birlestirerek büyük
bir yok olus tehlikesinden kurtarmayi basaran buyuk bir dâhi ortaya cikmasaydi. Bu büyük dahinin adin söylemege gerek yok. Butun dünya, bugün Gazi Mustafa Kemal Pasa adin kutsal bir kelime sayarak, her an saygiyla anmaktadir. Eskiden Türkiye'de, Türk milleti hic bir önemli yere sahip degildi. Bugün, her hak Türk'ündür. Bu topraktaki egemenlik Türk egemenligidir, Politikada kültürde, ekonomide hep Türk halki egemendir. Bu kadar kesin ve buyuk devrimi yapan kisi Türkculugün en buyuk adamidir. Cunkü düsünmek ve soylemek kolaydir. Fakat yapmak ve ozellikle basari ile sonuclandirmak çok güçtür.
Bilincin kozmik anlamını o anda apaçık kavradım. 'Doğanın yarım bıraktığını sanat tamamlar' der simyacılar. Ben, yani bir insan, gizli bir yaratıcılıkla, dünyaya nesnel bir varoluş katarak, ona kusursuz damgasını vurmuştum. Böyle bir davranışı ancak Yaradan yapabilir denir... İnsan, yaradılışın tamamlanabilmesi için gerekli(dir), çünkü insanım kendisi ikinci bir yaratıcı(dır) ve dünyaya nesnel varlığını kazandıran o(dur)... Nesnel varoluşu ve anlamı yaratan insandı(r) ve insan varoluşun yüce sürecinde vazgeçilmez yerini almıştı(r).
Sayfa 10
Hiçbir özgür kuram öteki’nden çıkmaz. Her şey kendi’nin kuramıdır. Öteki, ancak bir ilişki sürecinde, öteki’nde kendini bulmak ve oluşturmak içindir.
Sayfa 7
Reader Follow Recommendations
İnsanların doğuştan eşit olmadığını kabul eden bu düşünceye karşı Machiavelli, her zaman iki tür insanin var olacağını söylüyordu: tarihi yaşayanlarla, tarihi yapanlar. Malzeme ile mimar. İnsanlara yapacak hiçbir şey bırakmayan ezeli takdir anlayışı, insanları tarihi yapmaya değil, sadece yaşamaya, mimar olmaya değil sadece başkalarının elinde malzeme olmaya iter. Oysa bu öğretiye göre, insanlar arasındaki ilişki birliğe değil, zıtlığa dayanmaktadır. İyilerin karşısına, daha ezelde, kötüler yerleştirilmektedir. Bu zihniyet, insanlar arasında ortak bir kaderi paylaşmanın getireceği dayanışma ve birlik ruhunu da ortadan kaldırır. İnsanların birbirlerini desteklemelerindeki temel ilke, kader birlikleridir. Oysa bu doktrinde insanların varlıkları kader farklılıklar üzerine temellendirilmektedir.
Sayfa 79Kitabı okudu
İnsanın özgür olma iradesini gösterememesi , çoğu zaman bu gücün başkalarına transfer edilmesi sonucunu doğurmaktadır. En iyi köleler, özgür olma iradesini gösteremeyenlerden çıkmaktadır.
Sayfa 50Kitabı okudu
İnsanın yaratıcılık kudreti, onu yaratan kudretin kendini ifşa etmesinden başka nedir ki!
Sayfa 42Kitabı okudu
Daima din ile düşünce karşı karşıya getirmiştir. Halbuki din inanç alanına ait bir şeydir ileri ve geri ise düşünce alanına aittir.
Sayfa 314
