Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İbrahim Şafak Yürük

İbrahim Şafak Yürük
@Suskun_Dervis
Dünyalık olmayan bir dünya görüşüne mensup suskun bir derviş... Üniversite - Uluslararası Al Mustafa Üniversitesi / Dinler ve Mezhepler Tarihi Bölümü Şii - Adaletçi
Müslüman halkların geri kalmışlığı
İslam'ı kabul eden bir halk, tıpkı İslam'ı kabul eden bir fert gibi, bu aşamadan sonra herhangi bir ideal için yaşama ya da ölme salahiyyetine sahip değildir. Bir Müslüman'ın, adı ne olursa olsun, bir imparator ya da hükümdar uğruna, ya da bir ulusun, bir partinin veya benzer bir yapının uğruna kendini feda etmesi düşünülemez. Çünkü İslam'ın en güçlü sevk-i tabiiyyesi ile bir Müslüman, bunların bir çeşit tanrıtanımazlık ve putperestlik olduğunu görür. Müslüman sadece Allah'ın adıyla ve İslam'ın şanı için can verebilir. Bunun haricindeki tek seçenek, harp meydanından kaçmaktır.
Sayfa 22 - KetebeKitabı okudu
Reklam
Bu inançla, dostlarımıza ve düşmanlarımıza ilan ediyoruz; Müslümanlar İslâm dünyasının kaderini kendi ellerine almaya ve dünyalarını kendi düşüncelerine göre tanzim etmeye karar vermişlerdir.
Sayfa 16 - KetebeKitabı okudu
Müslüman babadan ve müslüman anadan gelen, dünya kütüklerine müslüman diye kayıtlı, birbirini müslüman adıyla çağıran, ama İslam hariç, kaç yol ve yön varsa o yöne doğrulan ve yola dalan, kurt görmüş koyun sürüsü gibi bir doğuya bir batıya koşuşan müslüman kütleyi, İslâm, yeni bir dirilişe çağırıyor. Bir paradoks dilini kullanarak diyelim, vakit gelsin görelim, müslümanlar İslâm'ın çağrısına kulak verecek mi?
Sayfa 56 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
SİHLİK
IV. İbadet, Geçiş Törenleri ve Festivaller 4. Giyim Kuşam: Sih kadınlarının giyim kuşamına dair dini bir zorunluluk yoktur. Çoğunlukla bölgeye özgü, rahat ve geleneksel kıyafetler tercih edilir. Kadın ve erkeği sosyal hayatta ayıran perde (purdah) sistemi Sihizm'de olmamakla birlikte, Hint gelenekleri çevresinde kadınlar ve erkekler yemekhanede (langar) birlikte yemek yemezler. Erkeklerin giyiminde en dikkat çekici unsur türbandır. Türbanın kaynak ve amacına dair farklı görüşler vardır. Bunlardan bazıları şunlardır; 1. Gurular talebelerinin kendileri gibi giyinmeleri ve davranmalarını istemiştir. 2. Türban bir çeşit üniformadır. Sihler'in toplum arasında kolayca tanınmalarını ve seçimlerini sağlar. 3. Topluluğa olan bağlılığın ve sadakatin göstergesidir. 4. Hiç makas değmemiş saçların oluşturacağı dağınık görüntüyü önlediği gibi onların korunmasını da sağlar.
Sayfa 188 - İSAMKitabı okudu
SİHLİK
V. İbadet, Geçiş Törenleri ve Festivaller 3. Gündelik Yaşam: Sihler güne banyo yaparak başlar ve günün ağarmasıyla birlikte Japji okuyarak tefekküre dalarlar. Kahvaltıdan önce veya sonra tapınakta ilahiler okurlar. Samimi bir Sih'in gündelik yaşamda dört şeyden uzak durması beklenir. Bunlar; 1. Kul: İyi doğumlardan gurur, kötü doğumlardan ise utanç duymak. 2. Karm: Ritüellere önem vermek 3. Darm: Evrensellikten ziyade yerelliğe önem vermek 4. Kirt: İş ve görev hakkında yanlış kanıya sahip olmak. Buna göre bir Sih, temizlikçilik işini ibadetten üstün görmelidir. Sihler kumardan, dansözlükten, fahişelikten vb uzak durmalıdır; sigara ve alkollü içecek satışı ve ticareti yapmamalıdır. Ancak dilencilik yapmaları da yasaktır. Bunların yanı sıra şu beş haslete de sahip olmaları beklenir: 1. Tanrı'yı övmek 2. Kanaatkar olmak 3. Alçakgönüllülük 4. Sadaka vermek 5. Kendine hâkim olmak
Sayfa 187 - İSAMKitabı okudu
Reklam
SİHLİK
V. İbadet, Geçiş Törenleri ve Festivaller 2. Meditasyon (Nam Simran) ve Yoga: Nam öğretisi, Guru Nanak sisteminin temelini oluşturur. "Nam" Tanrı manasındadır ve İslâm'daki Hak kavramına benzetilebilir. Sih düşüncesinde aydınlanma ve samsara çarkından kurtuluş için Tanrı'nın her zaman hatırlanması telkin edilir. Kişi Tanrı'yı ve sıfatlarını daima tefekkür etmelidir. Hint dinlerinde insanların kendi yetenekleri nispetinde bireysel kurtuluş vurgulanırken, Sihizm'de birlik ve beraberlik (sangat) anlayışı kardeşlikten daha öte bir birlikteliği ifade eder. Nam Simran sadece Tanrı'nın ismini meditasyon anında zikretmek değil, aynı zamanda birlik beraberlik içerisinde kişiyi dönüştürme planının adıdır. Bununla birlikte Sihizm, klâsik yoganın bazı unsurlarını benimsemiş ve uygulamaları arasına dahil etmiştir. Sih dini sistemi için "Gurmukh Yoga, Gurmat Yoga veya Sahaja Yoga" gibi isimler kullanılır. Sih kutsal metinlerinde Samkhya ve yoganın anahtar kavramları konumunda olan purusa ve prakritiye sıkça atıflar yapılır. Hatha Yoga'ya ait prana, kundalini ve nadis gibi kavram ve uygulamalar da bu metinlerde ele alınır. Sihizm'in Hint düşüncesine en büyük katkısı Nam Yoga veya Sehaj (Sahaja) Yoga'dır. Nam Yoga bir yaşam tarzıdır. Bunun anlamı, gurunun öğretilerine uygun bir hayat sürdürmektir. Tanrı her zaman akılda tutulmalı ve onu öven ilahiler okunmalıdır. Nam Yoga her yerde ve herkes tarafından kolayca yapılabilir. Onu gündelik ev işlerini yaparken veya ofiste çalışırken uygulamak mümkündür.
Sayfa 185 - İSAMKitabı okudu
SİHLİK
V. İbadet, Geçiş Törenleri ve Festivaller 1. Mabet: Sih mabetlerine gurdwara denir ve Sihler'in yaşadığı her yerde bir gurdwara vardır. Hindular'ın bordo veya turuncu flamalarından farklı olarak yeşil flamalar asılır. Amritsar'daki Altın Tapınak (Darbar Sahib, Harmandir) dışındaki gurdwaralar genelde cemaatin sosyal ve dinî ihtiyaçlarını karşılamak için inşa edilmiş yapılardır. Sih mabetlerinde genelde Babür mimarisi elde edilir ve çoğunlukla beyaz renk tercih edilir. Sihizm'de ibadetlerin belli bir gün ve saati yoktur. İstenilen zamanda İbadet edilir, ayrıca ibadet için yeterli herhangi bir çoğunluk aranmaz. Toplu ibadetler genelde sabah erken saatlerde ve akşam yapılır. Gurdwara'ya gitmeden evvel banyo yapmak zorunludur. Mabede girerken ayakkabılar çıkarılır. İbadetin herhangi bir süresi yoktur. Genellikle bir buçuk veya iki saat sürer. Rahiplik ve keşişlik sistemi olmadığı için mabetlerde maaş karşılığı çalışan görevliler (grandi) vardır. Onlar kutsal metinleri okumanın yanı sıra, ibadeti organize eder ve evlilik törenlerini gerçekleştirir.
Sayfa 183 - İSAMKitabı okudu
SİHLİK
IV. Sihizm'de İnanç Esasları 7. Khalsa Teşkilatı: Bazı araştırmacılara göre, Gobind Singh tarafından kurulan askeri karakterli Sih Kardeşliği (khalsa) kurumu, İslâm'ın Sihizm'e siyasi etkisinin bir sonucudur. Bu teşkilat esası olan beş "K" kuralı (panc kakar/kake) şunları içerir: 1. Keş: Saçları kesmemek. 2. Kangha: Tarak taşımak. Saç, günde iki defa taranmalıdır. 3. Kırpan: Çakı, hançer veya kama taşımak. Bunlar hem asalet sembolü hem de kişinin kendisini ve zayıfı koruması içindir. 4. Kara: Çelik bileklik takmak. Koruma görevi vardır. 5. Kacch: İç don giymek. İffeti simgeler. Khalsa teşkilatına göre bir Sih, dört büyük, altı küçük günahtan uzak durmalıdır: Büyük günahlar: 1. Saçları kesmek 2. İslami usulle kesilen hayvandan yemek 3. Zina yapmak 4. Tütün kullanmak Küçük günahlar: 1. Khalsa dışından biriyle yemek yemek 2. Çocuğunu maddi kazanç için evlendirmek 3. Prensiplere uymayan tören yapmak 4. Uyuşturucu kullanmak 5. Bölücü bir Sih grubuna katılmak 6. Saçları griye boyamak
Sayfa 182 - İSAMKitabı okudu
SİHLİK
IV. Sihizm'de İnanç Esasları 6. Ajuni: Ajuni, Hindu avatara inancının, yani Tanrı'nın değişik bedenlerde (insan,hayvan vb.) dünyaya geldiği ve insanlık tarihine müdahale ettiği düşüncesinin reddini ifade eden bir kavramdır. Çünkü Sihler'e göre Tanrı, kendisini fiziken değil, hakikat söz ve isim olarak ifşa eder. Burada bütün semavi varlıklar, efsanevi-beşeri kahramanlar olarak kabul edilir ve Tanrı dünyevî işlerini bunlar aracılığı ile yürütür. Bu görevi Tanrı adına genellikle gurular icra eder.
Sayfa 182 - İSAMKitabı okudu
SİHLİK
IV. Sihizm'de İnanç Esasları 5. Kurtuluş (Mukti) Öğretisi: Sihizm'de kurtuluş denilince, doğum-ölüm-yeniden doğumdan (kısır samsara çarkı) kurtuluş ve Tanrı ile bütünleşme kastedilir. Kurtuluş, aslında Hindu uygulamalarının reddedilmesi ve Tanrı'nın ismi üzerinde tefekkürle gerçekleşir. Kurtuluşa ulaşmanın önemli araçlarından birisi "zihnin tamamıyla Tanrı ile meşgul (gurmukh) olması"dır ve bu durum, "zihni, şahsiyet/benlik ile meşgul (manmukh) etmenin" karşıtı bir haldir. Sihizm'de cennet ve cehennem anlayışına çok fazla önem verilmez. Tanrı 'nın ikametgahına ulaşmak isteyen kimse cennet ve cehennem ile ilgilenmemelidir. Sihizm'de yargılanma inancı vardır ancak bu daimi bir süreçtir. Ölümden sonra ruh, Tanrı'nın huzuruna gelir ve onun geleceği, dünyada iken yaptığı eylemlere (karma yasasına) göre belirlenir. Buna göre o, ya yeniden doğar, ya geçici bir süre erteleme elde eder ya da Tanrı'nın huzurunda kalır. Kurtuluş, guruların inayetleri ve bazı teknikler uygulanması sayesinde elde edilir. Bunlardan en önemlisi Tanrı'nın ismi ve mahiyeti üzerine meditasyon (nam simran) yapmaktır. Ayrıca inananlar ile birlikte beraberlik içerisinde yaşamaya (sangat) iştirak edilmelidir. Guru Arjun'a göre sangat, içerisinde Tanrı'nın isminin yer aldığı hazinedir.
Sayfa 180 - İSAMKitabı okudu
Reklam
SİHLİK
IV. Sihizm'de İnanç Esasları 4. Maya Öğretisi: Sihizm, Tanrı tarafından yaratılan âlemin gerçek olduğunu kabul eder. Âlem insan için yaratıldığından ondan kaçmak ve onu kötü kabul etmek doğru değildir. Maya sözcüğü geniş anlamıyla geçici maddi dünyayı ve insanoğlunun ona bağlanmasını ifade eder. İnsanoğlu kendisini maya, yani geçici dünya hayatı yerine Tanrı'ya adamalı ve ona bağlanmalıdır. Dünyadan Tanrı'ya yönelme sayesinde insanın doğum süreci tersine çevrilmiş olur. Sihizm'de maya, klâsik Vedanta'daki gibi yanılsama anlamına gelmez. O hakikati maddi farzetme ve dünyayı Tanrı'dan ayrı bir gerçeklik gibi algılamalıdır. Birey tek Tanrı'yı yegâne hakikat olarak algıladığı zaman geçici olandan uzaklaşarak baki olana dahil olur ve böylece maya durumu sona erer.
Sayfa 180 - İSAMKitabı okudu
SİHLİK
IV. Sihizm'de İnanç Esasları 3. Karma Yasası: İnsanın yaratılışı, dünyaya gelişi ve ölümü karma yasasına göre gerçekleşir. İnsanın tenasüh döngüsüne düşmesinin ana sebebi Tanrı konusundaki cahilliğidir. İnsan içinde yaşadığı çevre sebebiyle elindeki fırsatı çoğu zaman değerlendirmez ve arzularına yenik düşerek dünyevi eylemlere yönelir. Bundan dolayı insanın kurtuluşu, Tanrı'ya bağlı olmakla, O'nun iradesine (hukam) boyun eğmekle, bencilce istek ve davranışlarından uzak durmakla mümkündür. Çünkü bencillik doğumun ve ölümün kaynağıdır. Bu durum ortadan kalkmadikça insan yeniden doğum ve kurtuluş arasındaki ayırımı idrak edemez. Yaşamını acı içinde sürdürür.
Sayfa 179 - İSAMKitabı okudu
SİHLİK
IV. Sihizm'de İnanç Esasları 2. İnsan Anlayışı: Sihizm'e göre insan, yaratılışı gereği mükemmeldir. Çünkü insan, Tanrı'yı yürekten sevebilecek ve onu diğerlerinden ayırt edebilecek yeteneğe sahip tek varlıktır. İnsan yaratılmışların efendisi olmakla birlikte aynı zamanda bencildir. (haumai) Onun dünyayı ve kendisini Tanrı'dan ayrı bir varlıkmış gibi düşünmesine maya hâli denir. Bu durum bireyin Tanrı'yı bırakıp dünyaya ve fani şeylere bağlanmasına sebep olur. Bunun sonucu da doğum-ölüm ve yeniden doğuş sürecindeki elemli ve sıkıntılı yolculuğu ifade eden samsara çarkıdır. Samsara çarkından kurtuluşun (mukti) tek yolu ise, bencilliğin üstesinden gelmek, uykudan uyanıp dünyaya meyletmeye son vermek ve Tanrı'ya dönerek sadece O'na muhabbet ve hamd ile meşgul (gurmukh) olmaktır. Bu da ancak Tanrı'nın sabd, guru ve nam olarak kendi içinde olduğunu idrak etmesiyle gerçekleşir. İnsanın temel görevi ev sahibi sıfatıyla (grihastha) kendini sadece Tanrı'ya hizmete (seva) adaması ve ölünceye kadar bu hâl üzere daim olmasıdır. Sihizm'de diğer Hint geleneklerinde olduğu gibi nihai kurtuluş için dünyadan uzaklaşma (samnyasa) tavsiye edilmez. Öyle ki insan dünyada yaşamalı, dünyevi ihtiyaçları için sürekli çaba içinde olmalı, fakat Tanrı'yı bir an bile olsa hatırından çıkarmamalıdır.
Sayfa 178 - İSAMKitabı okudu
Sihizm
IV. Sihizm'de İnanç Esasları 1. Tanrı Anlayışı: Adi Grand'da Tanrı, her şeyin kaynağı olan yegâne hakikat olarak tanımlanır ve Ram, Sat, Mohan, Hari, Hüda, Gobind gibi isim veya sıfatlar ile anılır. Varlığı ve birliği konusunda şüphe olmamakla birlikte o, kelimelerle tanımlanamaz. O, her şeye gücü yeten, her şeyi bilen, her şeyin kendinden ortaya çıktığı yüce varlıktır. Eşi, benzeri yoktur ve bütün sıfatlardan (nirguna) münezzehtir. Tanrı'yı tasvir için kullanılan 'hakikat' (sat), 'zamanın ötesinde' (akali) ve 'yeryüzüne inmemiş' (ajuni) gibi sözcükler onu tanımlamakta yetersizdir. Tanrı yaratıcıdır, alem ondan sudur etmiştir. Âlemin varoluşu ve varlığını sürdürmesi tamamen onun iradesine (hukam) bağlıdır. Sihler'in tanrı tanımlanmasında Hindular'a ait temalardan da örnekler vardır. Ayrıca tanrı için kullanılan Ram, Sat, Mohan, Hari, Gobind gibi isimler bunun göstergesidir. Tanrı tecrübe edilebilir, ancak akılla bilinemez; çünkü O, her türlü algının ötesindedir. Sihizm'de insan ve tanrı arasındaki ayrım, kişinin tanrıyı tecrübe etmesinden sonra dahi varlığını korur. Bu yönüyle Sihizm, diğer mistik geleneklerden ayrılır.
Sayfa 177 - İSAMKitabı okudu
Türk Kültüründe Ahmed-i Yesevi
E. Ahmed-i Yesevi'nin fikirleri ve öğretisi Kısaca söylemek gerekirse, bugün bize Ahmed-i Yesevi'nin düşünce ve öğretisini sağlam bir şekilde verebilecek, değil kendi kaleminden çıkma, kendi devrinden kalma bile herhangi otantik bir kaynağa sahip değiliz.
Sayfa 44 - iletişimKitabı okudu
268 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.