Bir gün artık dayanamayacağın bir an gelecek. Belki yarın, belki de bir hafta veya bir yıl sonra. Bize göre hava hoş, bekleriz. Bize gelip: "Ben hazırım, beni bu yükten kurtarın." diyeceksin.
"Tasalanmamak mümkün müydü? Mutsuzluğa düştüğüm andan beri beni bu bataklıktan kurtarmak için kendisini böylesine cömertçe ortaya atan tek adamın yok olmasına acı gözyaşları dökmemek mümkün müydü?"
"En küçük bir itibarı, tek bir koruyucusu olmayan benim gibi zavallıların davasına çabuk bakılır Fransa'da. Erdemle yoksulluğun bir arada olamayacağı kanısı son derece yaygındır. Yargıçlara göre de yoksulluk suçluya karşı kullanılacak en kesin delildir. Yersiz bir öngörüye göre suç işlemek zorunda kalan bir kimse o suçu işlemiş sayılır. Eğer adınız ve servetiniz namuslu biri olduğunuzu, öyle olmanız gerektiğini kanıtlayamazsa, bunun tersi, yani namuslu olmanızın imkansızlığı hemen o an kanıtlanmış kabul edilir."
"Kişinin servetini korumak istemesi en doğal hakkıdır kuşkusuz. Doğal olmayan bir şey varsa, o da kendi servetini başkalarınınkiyle iki katına çıkarmayı arzulamasıdır."