❤💖
Kadın olmanın naifliğine ithafen ;
"Hoş geldin
Kadınım Benim
Hoş geldin 💜
yorulmuşsundur;
Nasıl etsemde yıkasam ayacıklarını
Ne gül suyum ne gümüş legenim var
Kadın olmanın naifliğine ithafen ;
❤💖
"Hoş geldin kadınım benim hoş geldin
yorulmuşsundur;
Nasıl etsemde yıkasam ayacıklarını
Ne gül suyum ne gümüş legenim var
susamışsındır
Buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim
İlk günlerde elim klavyeye gitmedi bir türlü.Simdilerde ise daha çok okumak daha çok çabalamak durumunda olduğumun farkındayım. Az önce sayfaya girdiğimde derin bir sessizlik vardı harekete geçmemiz gerekmiyor mu ? Bu sessizlik bu sessizlik çok ürkütücü bugün 😔O güler yüzlü arkadaşlarımız umarım sadece ara vermiş olsunlar 😔
Umarım bu sessizlik geçicidir.
Friedemann Schaub ' un bu güzel eserini okumaya başladığım günden itibaren , okumuş olmanın mutluluğunu iç dünyamda o kadar güzel yaşadım ki 🤗 İlmek ilmek korku ve kaygı çözümlerinin işlenmiş olduğu bu güzel kitabı okuduğunuzda sizi kendinize adım adım nasıl yaklaştırdığını görebilmenin heyecanını şaşkınlıkla yaşıyorsuz 😊Bu güzel kitabı tavsiye eder, elden ele dolaşmasını dilerim.
Virginia Woolf bilinçli bir şekilde kendi ayaklarının üzerinde durup , duygu ve düşüncelerini gelecek nesillere aktarmak için yazdığı satırların , arzulanan kitlenin bir damlası olabilmek için (kitabın tamamını okuduğunuzda
Virginia Woolf ' un bu halini ve çabasını iliklerinize kadar hissedebiliyorsunuz) ışık olduğu satırlar...
"Aceleye gerek yok !
Işıldamaya gerek yok !
Kendinden başkası olmaya gerek yok !
💜
İnsanın sıcacık bir çay alıp camın kenarındaki koltuğun yastıkları arasına gömülürken ;
hayat nasıl iyi , ödülleri nasıl tatlı, bu garez veya o kin nasıl önemsiz...
Arkadaşlık ve insanın kendi tarzındakilerden oluşan bir çevre nasıl da hayranlık uyandırıcı görünüyordu. "
Özellikle bu alıntılar ve anlatımındaki samimiyet kitabı bitirdiğimde derin bir iç çekiş ve tatlı bir huzur hissi ile ;
"Aceleye hiç mi hiç gerek yok." dedirtebilmişti.
🌸💜