Jüle

'' Yıldızların yandığına inanma İnanma güneşin döndüğüne, Her doğruyu yalan bil, Fakat seni sevdiğime inan Ophelia... ''
Reklam
Yalnızlığın kendi kendine yeten gücünü anlamak, bana, belki de fazlasıyla öğretildi. -William Wordsworth
Aşksız beden insanı sadece üzer.

Reader Follow Recommendations

See All
Dünyanın ortasında, gece karanlıkta yalnız kaldığımızda anlarız, hayatın geleceğe doğru yaşanıp geçmişe doğru anlaşıldığını.
"... Oysa hayat daima daha önce hiç kimse tarafından denenmemiş musibetler taşıyor ve insan hepsinden uzak kalınca böyle kuru kuruya yanıyordu işte, yanmanın tadını bile alamadan. "
Reklam
İyi aile çocuğu olunca yanmadan öğreniyorsunuz ateşten uzak durmayı. Ama hiç değilse bi kere yanmak lazım.
" İlle de bir tutsaklık olacaksa hayatta, büyük şehir tutsaklığını küçük şehrinkine tercih ettiğini düşündü."
Bizi affeden şey rahip değil, günah çıkarma eyleminin kendisidir
Hayır! Hayır, cehennemin kucağında inliyor aşk! Hiç kimse bu mucizeyi inkâr edemez!
- O güne kadar içinde yaşadığım büyülü hayal alemi bir anda yok oluvermişti. Hastalandım. Kırk gün ölümle yaşam arasında gidip geldim. Tekrar gücüme kavuştum. Fakat hayata dönen bu insan yepyeni birisiydi. + Fakat seni bu kadar hayal kırıklığına uğratmasına rağmen neden bu kafirce düşünceye bu kadar çabuk bağlandın? - İlk dai bana bir sürü olay anlatmıştı. Hepsi de ilk başta gerçek ve mantıklı gibi görünüyordu fakat içimde bir şüphe gölgesinin varlığını hissediyordum. Anlattıkları ne bilgiye karşı susuzluğumu gidermişti, ne de daha yüksek bilgi basamaklarına çıkmak için kullanacağım yolu açmıştı. Mantığım o güzel düsturları hayattaki tek hakikatler olarak algılamaya hazırdı fakat kalbim buna razı değildi. İkinci hocamın bana anlattıkları ile nereye varmak istediğini hemen anlayamadığımı da kabul etmeliyim. Fakat bu defa açıklamaları ruhumun derinliklerinde, ürkütücü ve bilinmeyen bir gölge şeklinde kaldı. Günün birinde mantığımın bunları kavrayacağını biliyordum. Mantığım şimdilik bunları reddediyordu ama kalbim hemen kabul etmişti.
Reklam
Çok geniş bir uzam duyumsuyorum. Orası çok geniş ve sınırsız. Ne duvar, ne de tavan var. Orada hiçbir şey düşünmesen de oluyor, hiçbir şey söylemesen, hiçbir şey yapmasan da. Orada her şey yalnızca çok güzel, dingin.
Aylı gecelerde seslendim sana Sen üzgün olduğun zamanlar, ben ağladım burada Ve sen uykulara dalınca, ben tatlı rüyalar üfledim uykularına