Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma derdi. Boş yere mağaramdan çıkarma beni alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme. Boşuna tedirgin etme beni.
“Hayatımızda, çok yakın olup da hiçbir şeyin aramızda giremeyeceği bir zaman oldu, bizi sadece küçük bir köprü birbirimizden ayırıyordu. Sen tam üzerine basmak üzereyken sana sordum: ‘Köprüyü aşarak yanıma mı gelmek istiyorsun?’
-Sense daha fazla gelmek istemedin; sana tekrar aynı şeyi sorduğumda ise sessiz kaldın. O zamandan beri aramızda bizi birbirimizden uzaklaştıran, birbirimize yabancılaştıran dağlar, çağlayanlar ve daha neler girdi; artık bir araya gelmek istesek de gelemeyiz. Şimdi o küçük köprüyü düşündüğünde söyleyecek söz bulamıyor, hayretler içinde kalıyor, hıçkırıklara boğuluyorsun”