Ve öyle oluyordu çoğu zaman..
Bir düşüncedeki acının yoğunluğu, düşüncenin kendisini ve nerede bulunduğumu unutturuyordu..
..
instagram.com/tolga_dgn_?igsh...
Çok sular aktı derelerden o zamandan beri hani,
Kendi isteğiyle içtenlikle yemin ettiğin gibi,
Ben konuşmayınca hiçbir sesin kulağına musiki gibi gelmediği..
+ O kadar imalı mı söyledi de sen anlamını sezemedin?
- Hayır, o kadar net bir biçimde vurdu ki acısını bayağı sezdim..
Ama öyle garip bir tavrı vardı ki, ne dediğini anlamadım.
İnsanın rüyada gördüğü şeylerin neden gerçek hayatta yaşadıklarından çok daha fazla duyusal olduğunu hep merak etmişti.
Rüyaların korkuları neden o kadar büyük, sevinçleri neden o kadar coşkundu?
Gerçek hayatta onu o düzeyde yakalamaya olanak yoktu. Rüyada yeşil yapraklı bir yolda yürürken, çevredeki hava beklentilerle, nedensiz olgularla dolu olurdu.
Uyanınca bunu açıklayamazdı insan.
Ormanın içinde bir patika işte, derdi.