Tuba
Tuba
@TubaTdn
277 reader point
Joined on January 2018
217 syf.
·
Not rated
Bazı eserler vardır, okudum bitti diyemezsiniz. Bu eser de sadece okumanız yetmez bilgileri özümsemek de gereklidir ve ara ara tekrar tekrar okuyacağım bir eser. Güzeldi, okuması keyifliydi. Suikast kurbanı rahmetli Cömert hocamızın kaleminden okumak, bilgilerden istifade etmek de ayrıca keyifliydi. Uzun bir zaman diliminde okudum, bilgileri özümseyerek ayrıca da araştırarak da yeni, farklı bilgiler de edindim. İçerik olarak kısa kısa belli başlı birçok mitolojik olay sanatçı ve eserleri çerçevesinde ele alınmış. Akademik bir kaynak olarak okutulmakta ve başucu eser niteliğinde. Keyifli okumalar.
632 syf.
·
Not rated
Geçenlerde dışarı çıkmıştım dolmuş arkasında şu yazı gözüme çarptı:"Uçmak istiyorsan düşmeyi de göze alacaksın yoksa sadece hayatı seyredersin." Çok etkiledi bu söz beni yazıyla bakıştık, ona anlamlar yükledim. Bir yıldır dışarıya çıkmıyorum bakalım gökyüzünün rengi değişmiş mi diye gezinirken yolda dut ağaçları öyle bir meyve tutmuş ki yerlere dökülmüş üzerine sinekler, mucuklar, karıncalar üşüşmüş bir de gelen geçen insanlar ayaklarının altında eze eze yol etmiş o güzelim dutları. İçimden sen bir yıl boyunca kışı geçir ayazı ye yağmura yakalan bekle çiçek aç sıcağı ye meyve ver sonra da ayak altında ezilen meyvelerini izle tam bir işkence. Kim bilir ne hayalleri vardı dut ağacının. Eve gelir gelmez yattım, dolmuştaki yazı gözümün önünde onu düşünüyorum bir ara uyandım yemek yedim geri uyudum. Düşündüm, düşündüm tabi önce düşünmek lazımdı ya öyle pat diye hayata dalmak olur mu? Düşündüm geveledim düşündüm geveledim düşünmemden bu yana ne kadar zaman geçmiş saymaya kalkıştım sayamadım aklım karıştı o aralık uykuya dalmışım. Sonra gözümün ucundan etrafa baktım bir değişiklik yok azıcık oturayım neler düşündüm neye karar verdim bunları düşünürken bir ince düşünce sardı beni, fark ettim ki yorulmuşum. Sonra uyudum, uyandım salona geçerken kitaplıkta Oblomov'u gördüm hiç içimden gelmedi okumak neymiş neciymiş derken meğer benim Oblomov'la bir kan bağı mı dersin can bağı mı dersin her neyse adı bizim aramızda bir bağ varmış. Öyle iyi anladım ki Oblomov'u hayırlısı bakalım. Allah sonumuzu hayr eylesin.
184 syf.
·
Not rated
Öncelikle kitabın sürükleyici bir yanı var. Hemen bitmesin diye az az her gün okudum kitabı. Da Vinci'nin Son Akşam Yemeği resminde anlatılan öykü kitabı özetlemiş gibi. Ortaçağ'da kilise her alanda baskın olduğu gibi sanatta da kendini gösteriyor. Da Vinci'ye Incil'de anlatılan Yahuda'nın son akşam yemeğinden sonra İsa'yı ele vereceği ve İsa'nın akşam yemeğinde kendisini ele verileceğini bildiği bölümü resmedilmesi istenir. Kilisenin duvarına yaklaşık üç yıllık çalışma sonucunda ve hala da bitmemiş olarak Da Vinci anlatılan olayı resmetmiştir. Tabi burada önemli husus iyinin ve kötünün yüzlerinin kim olacağıdır. Da Vinci epey düşünür bir gün kilise korosunda iyi temiz yüzlü bi adam görür ve hemen onu İsa'nın yüzüne ekler aradan zaman geçer Da Vinci bir türlü kötünün yüzünü bulmakta güçlük çekmekte ve kim olacağına karar verememekte bir yandan da kiliseden baskı görerek resmi biran önce bitirmesi istenmektedir. Bir gün yolda giderken yol kenarında bedbaht, yüzünden kötülük, şirret akan ayyaş bir adam görür ve apar topar kiliseye getirerek adamın yüzünü Yahuda'ya ekler. Adam ayıldığında resme bakar ve ben bu resmi daha önce gördüm diye ekler, Da Vinci şaşırır nerede gördüğünü sorunca bir ressamın onu İsa'nın yüzünü resmederken kullandığını daha sonra da hayatının değiştiğini anlatır. Da Vinci anlar ki iyilik ve kötülük aynı yüzde değişen sadece zaman ve karşılaşılan koşullarda. Kitapda empati kuracak ve anlatılan sahneleri aşama aşama gözünüzde canlandıracaksınız.
Reader Follow Recommendations
353 syf.
10/10 puan verdi
Uzun zamandan bu yana keyifle okuduğum nadide eserlerden biri, iyi ki okudum diyorum. Her insana böyle çok boyutlu bir ömür nasip olmaz ama Mina Hanıma nasip olmuş ve yaşadıklarını, gördüklerini, hissettiklerini etkileyici bir şekilde bize ulaştırmış. Yazarımıza teşekkür ediyorum.
248 syf.
8/10 puan verdi
Kitab daha çok teknik bilgi açısından zengin nitelikte, daha çok psikoloji, pdr okuyan ya da bu konulara ilgili, meraklı kişilere tavsiye ediyorum. Kitapta terapi çeşitleri, depresyon çeşitleri, depresyon çeşitlerine göre ilaçlar, ilaçların dozları, endikasyonları, yan etkileri gibi bilgiler de yer alıyor.
