"Kadın bedenini soyarsa" bu cümleyi kitapta onlarca defa okuyacaksınız , sakın aklınıza ruhsal bir arınma gelmesin -ki kitabı elime ilk aldığımda kafamdan geçen buydu- kitapta fiziksel çıplaklıktan ,kadının ancak bedenini ve cinselliğini kabul ettikten sonra özgürleşeceğinden bahsediliyor...
Evliliğinden , yaşadığı hayattan ,en çok da kendinden sıkılmış olan bir kadının kendini bulma , kadınlığını keşfetme serüveni diyebiliriz , kişisel bir yolculuk açısından baktığımızda anlasilabilir fakat kadın sorunları , kadının gerçek sorunları açısından baktığımızda benim açımdan kabul edilemez. Acaba çok mu sığ bakıyorum , toplumsal kurallar değerlendirme yetimi etkiliyor mu diye defalarca kendi kendime sordum sonuç değişmedi... Günümüz kadının sorunları sadece cinselliğini yaşayamamak değil , en azından bizim toplumumuzda böyle değil , cinsellik sorunlardan biri olsa da , öncelikle en temel insani haklardan mahrum bizim kadınlarımız. Kitabı bu açıdan sığ ve uç buldum , kadın sorunlarına bakışı ve çözüm onerisi uygulanamayacak düzeyde uç...
Kitapta yazarın sürekli ticari ürün sloganlarını araya serpiştirmesi ve bazı internet sayfalarına gönderme yapması da kitabın bütünlüğünü ve hikayenin akışını sekteye uğratıyor.
Sonuç olarak , okunabilir bir kitap mı ; Evet.
İlk tercih olarak okunacak bir kitap mı ; Hayır.
