Eğer dış görünüş önemli olmasaydı uğur böceğini sevdiğin gibi hamam böceğini de severdin.
Stefan Zweig hayranı
Jules Verne hayranı
Sabahattin Ali hayranı
Agatha Christie hayranı
Yaşar Kemal hayranı
Uzun zamandır merak ettiğim Serenad'i sonunda okudum. Ve kendimi bir düşünceler silsilesi içinde buldum. Ve aynı zamanda Zülfü Livaneli'nin müthiş kültür birikimine de hayran kaldım.
Açıkçası kitabın beklentimi karşılayacağını düşünmemiştim. Çünkü hakkında yazılanlar o kadar methedici sozlerdi ki büyük ihtimalle bu kadar sevilen bir kitabı ben
Kitabı bir oturuşta başından hiç kalkmadan bitirdim. Ama çok başarılı bir kitap mıydı? Hayır.
Çünkü bende bir Cengiz Aytmatov fobisi var ve ne kadar iyi bir kitap yazarsa yazsın ilk okuduğum kitabında yaşadığım hayal kırıklığını bir türlü unutamıyorum (Gün Olur Asra Bedel)
Aslında kitap konu açısından gerçekten başarılı fakat anlatım konusundaysa bir o kadar yetersiz.(bunları filmiyle karşılaştırarak söylemiyorum yanlış anlaşılmasın)
Çünkü bir kere kitap bize Asel'in iç dünyasını bir türlü anlatmıyor ve bu bir yerden sonra çok istediğiniz bir duruma dönüşüyor.
Aynı zamanda kitapta Baytemir'in de anlatımının fazla yeterli kaldığını sanmıyorum.
Öncelikle şunu belirteyim ki kitapta önce İlyas'in başından geçenleri okuyorsunuz fakat sonrasında Baytemir'in başından geçenleri okuyunca gerçekten zamanları denkleştirme konusunda çok zorlaniyorsunuz. Bu da iyi bir durum değil.
Ama şunu söylemek istiyorum ki kitabını izledikten sonra filmini o kadar çok merek ettim ki...
En kısa zamanda izleyeceğim.
(Bunda filmde Kadir İnanır ve Türkan Şoray'in oynaması da bir o kadar etkili:)