İstanbul'daki yanlış yapılaşma da cehalet ve cehaletin verdiği hırsın ürünüdür. Bizim insanımızda para hırsı var. Sanayinin İstanbul dışına taşınması şarttır. Türkiye'nin bir sürü liman kenti var oralara taşınabilir. Başka şehirlerde iş imkanı olunca insanların kendileri zaten gider. Yani bence hayatını sevenin gitmesi lazım çünkü İstanbul tehlikeli bir yer.
İnsanlığın icat ettiği en zararlı şey dindir; tarih boyunca en çok kan dökmüş ve kültür zenginliklerini ortadan kaldırmış en yaygın kurumlar dini kurumlardır.
Demokrasiyi, hödüklüğe serbestlik vermek olarak anlıyorlar. Aslında tabii demokrasi bu değildir, bunun adı ohlokrasidir. Türkiye'de demokrasi hiçbir zaman olmadı. Benim demokrasiye olan antipatim, kalifeye veya kalifiye olmayan herkesin lafının geçmesinden kaynaklanıyor.
Faizleri düşürüp enflasyon ve riskleri azaltmak ne teoride ne de pratikte mümkündür.
En doğru iş enflasyonu düşürmek olmalı. Ancak hükümetler genellikle büyüme hızlandırarak, kamu maliyesindeki kara deliği ve yükselen reel faizi yüzdürmeyi tercih etmekteler. Çünkü enflasyonu ve riskleri düşürmek uzun iş.
Bu ülkeden sıra dışı çarpıcı ve marifetli hikayeler çıkması için hiç kimsenin "Paramı hangi para biriminde değerlendireceğim?" dememesi gerekiyor.
Büyük işadamı, büyük iş kadını dediklerimizin yaklaşımları maalesef küçük esnaf kıvamında oluyor.
Şahsi parasını düşünmek zorunda olan insanlarla büyük işler başarılamaz.
Zenginler her zaman fakirlerin parasıyla varlıklarını arttırırlar bunu unutmayın. Zengin zengine parasını nadiren kaptırır ama fakirler paralara daima kaptırırlar.
Parayı keyfe zevke çevirmek bir kültür ister, bu bir hünerdir. Para kazanmak için de kendimizi harap etmeyelim. En önemli yatırımın mutlu olmak olduğunu asla unutmayalım.
Enteresandır ki dünyanın hiçbir yerinde Türkler kadar belki de oturacağı eve değil de, oturmayacağı eve yatırım yapan başka bir millet yok.
Siz çoluğa çocuğa yatırım yapacaksınız diye onlara vakit ayırmayacak kadar çalışırsanız, kaybolan zamanı hiçbir para ile telafi edemezsiniz haberiniz olsun.
Cumhuriyet'ten bu yana tarihinde sürekli devalüasyonlar rastlandığı için gram altın yatırımcısı istikrarlı şekilde para kazanmış gözüküyor. Neredeyse sabırla bekleyen herkes banka faizleri ile kıyaslanmayacak büyük kazançlar elde etmiş durumda.
Enflasyonu yaratan faiz değil, düzensiz işleyen piyasalar, sürekli kamu müdahalesi, yüksek gümrük vergileri, karışık vergi sistemi, döviz kurları yükselişi gibi sebeplerdir Enflasyon yükseldikçe faiz de yükselir.
Tamamıyla hiçbir şey yapmadan da parayı istiflemek keyifli bir hayat sürmenize engel olduğu için, şu noktayı hatırlatmakta fayda var. Harcadığınız her kuruş paranın sizde tatmin duygusu yaratması gerekiyor ki bu yaşadığınız hayata "iyi bir hayat" diyebilesiniz. Parayı saklamak önemli, fakat kısacık ömürde keyifle harcamak daha önemli.
Sürekli sıkıntı içinde olan bir insanın, kurtulmak için yollar arama meşguliyetinden dolayı, ışıltılı ve herkese faydası dokunan çözümler üretmesi çok mümkün değil.