Ama heyecanın sessiz durmadığı bir yaşa takılıp kalmış ve tanınmamanın dayanılmaz geldiği bir hayatta kendimizden geçmiş olduğumuzdan,
Hiç okumadığımızı sandığımız bir eserde birdenbire karşımıza çıktıklarında heyecanlandığımız tanıdık sayfalar gibi,
okumakta olduğumuz, gerçekten kendimizi oraya gitmişiz zannettigimiz bir ortamı tarif eden kitaptan başımızı kaldırdığımızda karşılaştığımız gerçeklik mi..
Reader Follow Recommendations
"Geçmiş... bir nesnenin içinde gizlidir.". Bu nesneye ölmeden önce rastlayıp rastlamamamız ise tesadüfe bağlıdır.
- benim için yeni bir dönemin başlangıcını simgeleyen saçlarımın kesildiği gün..
Hayatımın ilk yıllarına, sonsuza dek geçmişte kalacak bir yaşa döner.
Acıların dineceği umudu, ıstırabına katlanma metaneti verir.
İnsanoğlu
İnsanoğlu uygarlık yolundaki kanlı ilerleyişine başlamadan önce, ilkelliğin karanlığına giderek daha çok batmaya mahkumdur.
Doğduğumuz andan itibaren bize hiçbir maliyeti olmayan donanımlı bir dünyaya adım atmıyor muyuz?
Herhangi bir şey ne kadar doğal değilse o kadar hüzünlü bir hayranlık nesnesi olma yeteneğine sahiptir.
..acı çeken herkes gibi acı çekmekten memnundu.
İnsan doğasının garip bir yanı da her yere çabucak uyum sağlaması, geçici olarak bulunduğu yerde bile kendini evinde hissetmeyi bir hak olarak görmesidir.
"Hiç kuşkum yok; bu çekilen acılar ileride konuşacağımız tatlı anılar olacak."
"Anlam çok şeyi, belki de her şeyi tahammül edilebilir kılar." (Jung)
"Yaşamak için bir Niçin'i olan, hemen hemen her Nasıl'a katlanır." ( Nietzsche)