Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ahmet

Sabitlenmiş gönderi
Zinhar yaşamamış birinin ölmesi de ne demek oluyor?
Reklam
hislerle hesaplaşmaya geliyoruz eski bir hikayeden; açız ve yeminliyiz adını söylememeye cesetlerde saklanan peygamberlerin.
Sayfa 44
heves kalpten kaçtı, böyle yeteneksiz devrim olmaz!
Sayfa 43

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
hasretine mahsur kaldım hasretinle mahcup kaldım ey sevgili. biliyordum, uzaklara giden biri artık korkaktır altındaki alttan, üstündeki gökten, hatta içindeki acıdan bile korkar. betonun alkol koktuğu, alkol soluduğu saatlerde biliyordum, uzaklara giden biri artık noksandır.
Sayfa 34
arabanın bagajında bir ölü var direksiyondaki cesetle hayatı tartışan.
Sayfa 32
Reklam
bir aşkı bir başka aşka bırakıp gitmek çileklere basa basa gitmek daha da acısı kendine basa basa gitmek son telkindeyim dedi zehrin ayırdındaki kötü ruhuma iyi bakın, ben mühim değilim
Sayfa 31
yüzümdeki şekle hacim sıçradı. cismini evlatlıktan reddettim sırçalara ayrılan ruhumun da ötesinde beni delidolu akan nehirlere çivile. geri çekiliyor aşk ardında bıraktığı bedenleri yakıp yıkarak! yeni kelimeler bul bana sözümden hiç çıkmayacak! bu vedalar kanlı ilkel bıçak bu gözyaşları paslı boş bıçak bu bıçaklar sinsi gövdeme biliyorum, hırçın kapılar açacak!
Sayfa 21
ben hüznün öteki yanına yatıyorum sana iyi geceler son tartışmamız olsun bu yoksa beni öldürecekler usulca akan bir gözyaşı gibi sevişelim de biraz, eğer istersen, çok uzun yolları aydınlatan benzin istasyonları gibi uykusuzluğumuzu gölgelesin alkolün dövdüğü saatler bak, yatakta ikimiz de ağlıyoruz; meselemiz malum, aşk üst kattaki komşu yine çocuklara su veriyordur haplar da kayboldu, esrar da, bileklerimizdeki kesikler de havaya bir kuş at, ben onu yerdeki gözlerimle vuracağım dudakların ne ki, olsa olsa şurdan üç beş adım ben mezarın öteki yanına yatacağım sana iyi geceler aramıza bir hançer bırakacağım, belki küflü bir hançer onun küfüyle paslanırken gizli saklı yalnızlığımız rüyamıza giren prensler içimizdeki mutsuzluğu içecekler ben intiharın öteki yanına yatıyorum sana iyi geceler
Sayfa 18
şimdi canhavliyle sarıldığım bir revolver gibi parlamakta saçların. şimdi uzun zamandır hasretini çektiğim tenin gibi kokmakta istanbul'un yakılıp yıkılıp işgal edilmiş köşeleri.
Sayfa 11
ellerimden başka sığınağım kalmadı bu yalnızlıkta. dudaklarının jeneriğinde geçiyorsa eğer adım, kaldırıp çöpe atalım yaşadıklarımızı. teşekkür ederim burnunu karıştıran sevgilim! teşekkür ederim orasını, burasını kaşıyan çaresizliğim! teşekkür ederim korkularımla bilediğim cesaretim!
Reklam
ve köşeyazarlarıyla köşekapmaca oynarken ebe hep sizdiniz. size sığınacak hiç köşe kalmadı. sizin köşelerinizi çoktan yuvarlamışlar. sizin havaalanınıza uçak inemez! sizin radarlarınız beni bile almıyor çünkü!
183 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
666
666Küçük İskender
7.5/10 · 318 okunma
birileriyle birlikte gidilmiş mekanlar, yalnızca anı değildir. oradaki görüntü, bir zamanların kaydını silip yenileyememiştir. orada, o zamanlar konuşulanlar, yaşanılanlar dirilir, dirilir ve perdenize bütün canlılığıyla yansır. kalkıp gitseniz, gittiğiniz yer!, ah o yerde de küçük sırlar, küçük aşklar, küçük temaslar ve yorgunluklar vardır. ölseniz, ölüp gömüleceğiniz mezarlıkta bile tanıdık birkaç kişi yatmaktadır. rahatsızsınızdır. yeryüzün sizin rahatınızı bozmaktadır. geçen yıl bu zamanlar, gelecek ay şu gün gibi koordinatlar yüzünden asla yalnız değilsinizdir! her noktada telefon numaraları, notlar, doğumgünü tarihleri, kartvizitler, davetiyeler kurulup bacak bacak üstüne atılmıştır. sosyalleşme, bir vazifedir! bir tür zorunluluk halidir adeta. inkar etseniz de, rahatsızsınızdır. yeryüzü, sizin rahatınızı bozmaktadır!
birlikte çektirilmiş eski fotoğraflar, yalnızca anı değildir. o insanlarla beraber olmuşluğunuzun da kanıtıdır aslında. hatta inanmazsınız kimi, dersiniz ki, o ve ben! işte bakın, şu tarihte, şu şu yerde yanyanaymışız; kollarımızı birbirimizin omzuna atıp gülümsemişiz de. gülümsemek de ne demek, kahkahalara gömüldü gömüleceğiz sanki birazdan. çok da mutlu görünüyoruz! oysa onu uzun zamandır görmüyor ve özlemiyorsunuzdur şimdi. ya da etrafında dolaşmanız, kesinlikle yasaktır. size küstür. sizinle sonsuza dek konuşmayacaktır. bu bir kainat yasası olmuştur. sizin için hiçbir şeyi göze alamayacak kadar uzak bir yakınlıktadır artık. bu sizin en Marlon Brando tarafınızı incitir.
ne diyor Nietzsche: 'kendin alabileceğin bir hakkı, bırakmayacaksın sana vermelerine!.'
/ kenef duvarlarına adını kazıdığımız, yazdığımız sevgilimize ne kadar değer verdiğimiz, onun adını nereye kaydettiğimizden belli değil mi/ akrebin zehirli oluşu, birini sokmuş olma suçunu hafifletmez/
547 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.