Ey muhâtablarım! Ben çok bağırıyorum. Zîra Asr-ı Sâlis-i Aşrın (yani onüçüncü asrın), minâresinin başında durmuşum, sûreten medenî ve dinde lâkayd ve fikren mâzinin en derin derelerinde olanları câmiye dâvet ediyorum.
İşte ey iki hayatın rûhu hükmünde olan İslâmiyet'i bırakan iki ayaklı mezar-ı müteharrik bedbahtlar! Gelen neslin kapısında durmayınız. Mezar sizi bekliyor, çekiliniz; tâ ki, Hakikat-i İslâmiyeyi hakkıyla kâinât üzerinde temevvüc-sâz edecek olan nesl-i cedîd gelsin!..