Okuyanbiri

Gerçekleştirebilecekleri düşüncelerinden alıkonmuş en yiğit insanlar bu hale gelir. İçi boşalan varoluşların varacağı nokta budur. Hayat bir yolculuk, düşünce ise güzergâhtır. Güzergâh kalmayınca durulur. Hedef kaybolunca, güç tükenir. Kaderin gizemli bir takdir yetkisi vardır. Değneğiyle manevi varlığımıza bile dokunabilir. Umutsuzluk, ruhun çöküşüdür. Buna sadece çok büyük zekâlar direnebilir. Bu bile şüphelidir.
Sayfa 382Kitabı okudu
Reklam
Sanat önemlidir, çünkü ruhun mevsimlerini ya da ruhun yolculuğundaki özel veya trajik bir olayı anımsatır. Sanat, sadece kendimiz için değildir, sadece kendi kavrayışımızın bir göstergesi değildir. Peşimizden gelenler için bir haritadır da.
Sayfa 28
Çocuklarını istismar eden ana babalara yalnızca “katı” denildiği; iliklerine kadar sömürülen kadınların ruhsal yaralanmalarına “sinir krizi” adı verildiği; sımsıkı korselere sokulan, sımsıkı gemlenen ve sımsıkı dizginlenen kız ve kadınların “edepli”, “zarif” görüldüğü bir zamandı ve hayatın sayılı anlarında yakalarını kurtarmasını beceren diğer kadınlar ise "kötü" damgası yediler.
Sayfa 17

Reader Follow Recommendations

See All
Benim de dahil olduğum II. Dünya Savaşı sonrası kuşağı, kadınların çocuksulaştırıldığı ve mal muamelesi gördüğü bir zamanda büyüdü. Nadastaki bahçeler gibi korundular... ama ne mutlu ki, her zaman rüzgârla gelen yabanıl tohumlar vardı. Yazdıkları şeyler yetkin görülmese de, kadınlar bir şekilde hep ışıldadılar. Yaptıkları resimler kabul görmese de, bir şekilde ruhu beslediler. Kadınların sanatları için ihtiyaç duydukları araç ve yerler için yalvarmaları gerekiyordu ve hiçbirini bulamadıklarında ise ağaçlarda, mağaralarda, ormanlarda ve dolaplarda kendi alanlarını yarattılar. Dans etmelerineyse neredeyse hiç katlanılamadı, öyle ki, kimsenin onları göremeyeceği ormanda ya da gizli köşelerde veya çöpü boşaltmaya çıkarken dans ettiler. Süslenmelerine kuşkuyla bakıldı. Neşeli bedenleri ya da giyecekleri, incitilme ve cinsel saldırıya uğrama tehlikelerini artırdı. Sırtlarındaki elbiselerin bile onlara ait olduğu söylenemezdi.
Sayfa 17
Sağlıklı kurtlar ve sağlıklı kadınlar belirli ruhsal karakteristikleri paylaşırlar: Keskin bir duyarlık, oyuncu bir ruh ve yoğun bir kendini adama kapasitesi. Kurtlar ve kadınlar, doğaları, araştırıcılıkları, büyük bir dayanıklılık ve güce sahip olmaları bakımından yakın akrabadırlar. Sezgileri çok güçlüdür; yavruları, eşleri ve sürüleriyle yoğun bir biçimde ilgilenirler. Sürekli değişen koşullara uyum sağlamakta deneyimlidirler; tuttuklarını koparmalarının yanında çok da cesurdurlar. Ancak ikisi de sürekli avlanmış, taciz edilmiş ve yanlış bir şekilde obur, sapkın, son derece saldırgan ve hasımlarından daha az değerli olarak tanımlanmıştır. Hem vahşiliği hem de ruhun vahşi yanlarını yok eden, içgüdüsel olanın soyunu kurutan ve arkada hiç iz bile bırakmayanlar için, ikisi de birer hedef haline gelmiştir. Kurtların ve kadınların kendilerini yanlış anlayanlar tarafından yok edilmesi çarpıcı bir benzerlik taşır.
Sayfa 16
Reklam
Reklam
231 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.