Sevdiğinin nazını değil,
Kahrını çekmektir sevda
Onunla bir ömür değil,
Onun için bir ömürdür sevda
Eline el değmesini değil,
Gölgesine gölge düşmesini kıskanmaktır sevda
Yürürken dikenli yollardan darağacına,
Son dileğinde onu görebilmeyi istemektir sevda
Yani demem o ki...
Herkesin harcı değildir sevda!
GÖĞE BAKMA DURAĞI
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var
insan olmanın bedeli, yaşamak
yaşamanın bedeli yanmaktır.
kaçakçı heybesinde haşiş,
gerilla namlusunda kurşun.
yaraya saplanmış kör bıçak gibi,
güzel bir düşün,
tam ortasında uyanmaktır.
.
burkalı Afgan kadınının hayali, görülmektir
düşmüşün hayali,
şifa diye yaralarına sürülmüş yangınları söndürmektir.
benimki ise:
cami avlusuna bırakılmış bebeğe güneş şefkati vermek
evladı yitik bir ananın,
gül dalına astığı ağıdı okurken ölmek
ve
un ufak edilmiş bir züğürt mezarının yanına gömülmektir