Yasemin

208 syf.
·
Puan vermedi
Yazarı Başkalarının Ülkesi kitabıyla tanımıştım. Diline, anlatışına hayran kaldığım için hemen bu kitabı aldım. Peş peşe iki çocuk sahibi olan ve kariyerini yarıda bırakmak zorunda kalan Myriam ile Paul’un hikayesini okuyoruz. Hikâyenin sonu başında olan kitaplardan biri. Hikâyele bilinen sona götüren kişilerin psikolojik tahlilleri, hayat hikayeleri anlatılarak yol alınmış. Myriam kadınlardan beklenen rollerin içine esir olmuş bir kadındır ve bir gün gelir sıkıştığı yerden kendisine çıkış yolu bulur. Myriam’ın çocuklarına bakıcı bularak mesleğine dönüş yapmasıyla ailenin hayatı bambaşka bir yere evrilir. Myriam ve Paul meslek hayatlarında ilerlemenin peşinde oldukları sırada çocuklarının bakıcısı hayatlarının vazgeçilmez bir parçası haline gelir. Öyle ki aralarında sınır yoktur, dadı evde teklifsizce haraket edebilmekte ve ebeveynler evi tamamen ona teslim etmektedir. Zamanla dadının tavırlarındaki olağandışı durumları daha çok fark eder olurlar. Fakat bu durumu dile getirebilecek iradede değillerdir ve beklenen sona adım adım gelirler. Şu söz dadının psikolojisinin vehametini gözönüne sermektedir: “Birinin ölmesi gerek. Bizim mutlu olmamız için birinin ölmesi gerek.”
Hoş Nağme
Hoş NağmeLeila Slimani · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2021232 okunma
Reklam
96 syf.
·
Puan vermedi
·
15 saatte okudu
Oldukça kolay okunabilen, akıcı bir roman. Konu 1920’ li yıllarda Manisa ve civarında geçiyor. Yunan işgallerinin başladığı, vatanın kurtuluşu için cemiyetlerinin kurulduğu dönemde köy yaşamı, çiftlik hayatı, yunan işgaline karşı koymak için oluşturulan çeteler anlatılmıştır. Kitap yazar vefat ettiği için yarım kalmış bir romandır. Kitabın bitiminde yarım kalmışlık hissi bence hissediliyor. Yarım kalmış haliyle bu kadar başarılıyken tamamlanmış roman olsa nasıl muazzam olurdu kim bilir.
Canistan
CanistanYusuf Atılgan · Can Yayınları · 20174,368 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kitabın ilk 20 sayfasını okuyunca bırakmak istedim. Karakterlerin meslekleri, kişilik özellikleri hakkındaki tahliller ve karakterlerin birbirleri arasında ki ilişkiye dair anlatımlar bir noktadan sonra kitabı sıkıcı hale getirmiş diye düşünüyorum. Kitabın konusuna gelelim. Profesör Andersen noel akşamı evinin penceresinden karşı pencerede işlenen bir cinayete tanık olur. Bu cümle kitabın akışının polisiye yönünde olacağını düşündürmesin. Bazı satırları okurken heyecanlanıp işte şimdi bir cinayet romanı oldu dedim fakat hemen sonrasında Profesör Andersen cinayeti ihbar etmeme nedeniyle ilgili derin tahlillerine geri döndü. Kitap boyunca Andersen’in cinayeti ihbar etmeme nedenini, kendi iç çatışmalarını okuyacaksınız. Karakterimiz edebiyat profesörü olduğu için yer yer edebi sohbetlere tanık olacaksınız ve bu da kitabı benim için okunulur kılan tek faktör oldu. Sabırlıysanız ve kitabın yavaş gitmesi sizin için problem değilse okunabilir bir kitap.
Profesör Andersen'in Gecesi
Profesör Andersen'in GecesiDag Solstad · Yapı Kredi Yayınları · 2021448 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
448 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Kitabın başlarında Umut’un hikayesi beni çok etkilemişti. Amansız hastalığı, öleceği tarihi bilmesi ve hayatını Sophie’nin üç belirtisine göre şekillendirmesi ilgi çekiciydi. Sonra Sanem ile yollarının kesişmesiyle kitaba bakışım değişti. Sanem’in hikayesi de acılarla dolu. Sanem için çaresiz mi diyorum ama değil. Sanem elinden alınan hayatı geri alma gücünü kendisinde hissetmeyerek hayatına başkalarından çok daha fazla zarar veriyor. Kitabın ana karakteri Umut isimli karakterdir. Ama kitabın bütününde beni en çok etkileyen Sanem olduğu için incelememi onun üzerinden yapacağım. Sanem çocukluğunu ve ilk gençlik yıllarını aile içerisinde ki travmalarla geçirmiştir. Yaşadıkları onu kendi kimliğiyle hayata devam etmekten uzaklaştırmıştır. Hayata devam edebilmek için kendisine farklı isimler verdiği farklı hikayelerle yaşantılar oluşturmuştur. Sanem’in girdiği ortamlara özel oluşturduğu kimlikleriyle aslında kendi özünü tanıma çabası içinde olduğunu düşünüyorum. Sanem bir gün “Belki de ben diye bir şey yok diyorum, belki hiç kimse için yok. “ diyerek aslında kimliksizliğin onu yaşama bağladığını ve hiçbir zaman bir yere ait olamayacağını, gerçek Sanem olamayacağını kabul eder.
Âşıklar Delidir ya da Yazı Tura
Âşıklar Delidir ya da Yazı TuraAyfer Tunç · Can Yayınları · 20212,837 okunma
312 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
İkinci Dünya Savaşını sömürge toplumlarının cephesinden okuma fırsatını bu kitapla elde ettim. Fransız bir genç kız ve Fransa için savaşan Faslı bir askerin aşkıyla hikayemiz başlar. Bu aşk genç kızı Fas’a sürükler ve bundan sonra ki hayatı burada geçer. Her ne kadar savaş Fransada ki yaşam koşullarını olumsuz etkilemiş olsa da kültür olarak rahat
Başkalarının Ülkesi
Başkalarının ÜlkesiLeila Slimani · Kırmızı Kedi Yayınevi · 202165 okunma
Reklam
Reklam
83 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.