Herkese merhaba ;
resimlerinden dolayı okumaya başlarken 'acaba çocuk kitabı mı okuyorum ben' demekten kendimi alamadığım ama okudukça bu düşüncem için pişman olduğum kitaptır Martı Jonathan.
Bana düşündürdüğü şeyler de tam olarak aşağıdaki şekilde ;
Bir insan neden pes eder?
Hangi umuda tutunarak hayallerinin peşinden gider?
Bu yolda asıl destekçisi kimdir?
Bu gibi soruları Jonathan 'a yükleyerek anlatmış aslında yazar.
Siz ne yaparsanız yapın eğer yapmaya çalıştığınız şey toplumda alışageldik değilse
' sahneden çekil (!) '
Derler tabi!
Lakin unutulan bir şey var;
"Kendine yaslanan dik yürür efendim"
Bu yüzden onların ne düşündüğünün zerre önemi yok.
Senin hayallerin
Senin hayatın
Senin tarzın
Senin umutların
Hepimiz birer Jonathanız aslından
ama hepimiz martı Jonathan değiliz.
O ne dedi şu ne dedi bu ne dedi BOŞVER
ne deseler desinler senin hayatın ve senin arzuların bu
Pes etme, unutma tarih sahnesi pes edenlere yer vermiyor sahnesinde, hatta çok çabuk siliyor pes edeni.
Şunu da unutma ki sen yaparsan senden esinlenen de yapar.
Hayallerinizin hep sizinle var olması dileğimle