Ağaçların ve insanların köklerinin yapısı ağaçta ve insanlarda benzer özelliklerle aynı etkiyi verdiğini okurken çok etkilenmiştim. Köklerinin yapısı sebebiyle ölen ağaçlar ve köklerinin getirdikleri sebebiyle ölü bir hayat yaşayan insanlar..
“Yurda yenilik getirmek, halka ışık götürmek yalnız sizde değil, eskiden beri her yerde zordur. bizim mitolojideki Prometheus Köyü’nü düşünün. o zaman ışık yalnız tanrı Zeus sarayında var; başka hiçbir yerde yoktu. akşam olunca insanlar karanlıkta kalırdı. Prometeus, koca tanrı Zeus’un sarayından ışığı çalıp ovadaki köye dağıttı. halkın Kulübeleri de ışığı kavuştu. Tanrı Zeus Olimpos dağının başında bunu görünce çılgına döndü. nasıl olabilir? kim yapabilir bunu?bunu araştırıp soruşturdu. meğer Prometeus yapmış. yakalatıp Kafkaslardaki kayalardan birine bağlatıyor zincirle. 17 gün arayla bir kartal gelip ciğerini gagalıyor. yara kabuk bağlamak üzereyken kartal yeniden geliyor yeniden gagalıyor. çok büyük bir işkence. sonunda Prometeus’un oğlu herküles büyüyor da, babasının zincirlerini söküyor, onu işkenceden kurtarıyor. halka ışık götürmek hiçbir yerde kolay değildir” diye yazıyor defterine Dimitrios.
Cahilliği yok edecek ilaç bilim değil mi evet, bilim. işte o da kitapların içindedir. cahilliği ancak okumakla yenebiliriz. karanlığı okuyup öğrenmekle kafayı ışıklandırmala yenebiliriz..
Yalancı kişi gerçeğe, gerçeği arayan ya da gerçeği isteyenlerden daha yakındır. gerçek hakikatten söz eder ama aynı zamanda da ondan korkar. yalancı gerçeğin sıkıntısını yaşar ve onu değiştirmeye çalışır.
Büyükannem, “ kitaplığını kültürlü birini gösterirsen neleri bilmediğini anlar ve sana saatlerce işkence eder” derdi. ona göre bunun sokağa çıplak çıkmaktan ya da bankaya olan borclarini uluorta açıklamaktan farkı yoktu…