Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yusuf Ziya Akalın

Sırtımda,taşınmaz yükü göklerin Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem. İsterseniz hayat aşını verin; Sayılı nimetler bal olsa yemem Ey akıl nasıl delinmez küfen Ebedi oluşun urbası kefen Kursa da boşluğa asma köprü fen Allah derim,başka hiçbir şey demem!
Reklam
Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim. Oğuz Atay
Seni bir yaz gününe benzetmek mi ne gezer Çok daha sıcaksın sen çok daha cana yakın Taze tomurcukları sert rüzgarlar örseler Kısacıktır süresi yeryüzünde bir yazın.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Çocukları ürkütülmüş bir dünyanın denizi mavi olsa ne yazar, olmasa ne..." Cahit Zarifoğlu
Reklam
BU YAĞMUR
Bu yağmur, bu yağmur, bu kıldan ince, Nefesten yumuşak, yağan bu yağmur. Bu yağmur, bu yağmur, bir gün dinince, Aynalar yüzümü tanımaz olur. Bu yağmur, kanımı boğan bir iplik, Tenimde acısız yatan bir bıçak. Bu yağmur, yerde taş ve bende kemik, Dayandıkça çisil çisil yağacak. Bu yağmur, delilik vehminden üstün, Karanlık, kovulmaz düşüncelerden. Cinlerin beynimde yaptığı düğün, Sulardan, seslerden ve gecelerden... Necip Fazıl Kısakürek
Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden Martılar konuyor omuzlarıma Gözlerin İstanbul oluyor birden ... Yavuz Bülent Bakiler
Sevmek Ne Uzun Kelime
Dokunulmasa da, görülmese de; Kalpte yer verilir bazısına, Nedensiz... Sen; aklım ve kalbim arasında kalan, En güzel çaresizliğimsin. Gerçi aklıma bile gelmiyorsun artık. O kadar kalbimdesin ki... Gözlerinin kahvesinden koy ömrüme, Kırk yılın hatırına "SEN" kalayım. "Sevmek" ne uzun kelime... Şimdi açsam pencereyi beklesem. Sen gelsen, olmaz ya hani geliversen. Hiçbir şey sormasan, Hiçbir şey söylemesen, Sussan, Sussam, Sussak... Susuşların anlattıklarını dinlesek. CEMAL SÜREYA
Gece yarısı. Son otobüs. Biletçi kesti bileti. beni ne bir kara haber bekliyor evde, ne rakı ziyafeti. Beni ayrılık bekliyor. Yürüyorum ayrılığa korkusuz ve kedersiz. İyice yaklaştı bana büyük karanlık. Dünyayı telaşsız, rahat seyredebiliyorum artık Artık şaşırtmıyor beni dostun kahpeliği, elimi sıkarken sapladığı bıçak. Nafile, artık kışkırtamıyor beni düşman. Geçtim putların ormanından baltalayarak nede kolay yıkılıyorlardı. Yeniden vurdum mihenge inandığım şeyleri, çoğu katkısız çıktı çok şükür. Ne böylesine pırıl pırıl olmuşluğum vardı, ne böylesine hür... Nazım Hikmet Ran
Taş Gazeli
Taş taş değil bağrındır taş senin Nereni nasıl yaksın söyle bu ateş senin Bir katılıktır dinamit söker mi yürekleri Başın bir kez bu kalbe çarpmasın ey taş senin Kazmayı kayalara değil kalplere vur ey Ferhat niçindir kırdığın bunca taş senin Anne seninle bağrın döğer gider mi acı Hanidir Ferhad’dan aldığın ders taş senin Sen de mi taşla bir oldun ey sevgili İşitmez oldun beni kalbin taşdan taş senin... Osman Sarı
Reklam
Ruh yazının icadından sonra ölümsüzleşti Kaya homurdanır, mermer gülümser ,yalnız kitap konuşur.
Boşver başkasının bahçesini. Allah,seni nereye diktiyse orada çiçeklenmeye bak
Yaradana hamdolsun Yaratıp imtihan edene İmtihandan geçirip zafere erdirene Bilinçleri bileyip sabırlar verene Rahman olana Rahîm olana Muîn olana Hamd olsun Erdem Beyazıt
Benim efendim
Çile
Çile
Benim efendim! Ben sana bendim! Bir üfledin de Yıkıldı bend'im Ben ki ,denizdim, Dağbaşı bendim Şimdi sen oldun Aleme pendim Benim efendim!... Necip Fazıl Kısakürek
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.