Ölüm çok ilginç bir şey. En kötüsüne bile yakışmıyor. Bir insanı kaybettiğini anladığında, her şeyiyle iyi olarak aklına kazınıyor. Ve ancak kaybettiğinde, her yapılana bir bahane bulabiliyorsun...
İnsan olmak, aynı zamanda ana göre tepki verebilmek kadar o andan kendini soyutlayabilmektir; hayal kurabilmek, yaratabilmek, hatırlayabilmek, hissedebilmektir.
Bilinç homeostatik bir sistemin en rafine olmuş halidir. Deneyimlediği her bir ana yönelik küçük de olsa büyük de olsa sürekli devam eden bir adaptasyonu mümkün kılar.
Daha güzel biri için, daha zengin biri için, kısaca daha iyi imkânlar uğruna o sarsılmaz sandığın ilişkilerin kumdan kaleler gibi tek dalgada nasıl eridiğini hayat zamanla gösteriyor maalesef.