Emrullah ZORLU

Emrullah ZORLU
@Zorlu_teolog
Olan, olması gerekendir.
Erdem, İyilik, Politika.
Hannah Arendt'in bir eserinde Machiavelli'den yaptığı şu alıntı, belki daha zarif bir üslupla aynı görüşü dile getirmekteydi: "Bu dünyadan ayrılırken, ardında daha iyi bir dünya bırakmayı, iyi biri olmuş olmaya tercih ederim". Arendt Machiavelli'nin bu cümlesiyle, yalnızca politikanın otonomisine değil, aynı zamanda onun insanı yücelten eylem olduğuna dikkatimizi çekiyor.
Sayfa 14 - İletişim Yayınları.Kitabı okudu
Reklam
Tanrı'nın eğitiminin asli özelliği, kişiyi, İlkin yapmaya itildiği şeyi özgürce yapabilmeye yöneltmektir.

Reader Follow Recommendations

See All
Hiç kimse kendisi olmaya cesaret edemiyor; herkes "beraberlik" içinde gizleniyor.
... En eski uygarlıkları sarıp sarmalayan koyu karanlığın gecesinde, kendimizden çok uzakta, hakikatin ebedi ve bitmek tükenmek bilmez ışığı hiç kuşkusuz karşımızda parlar: Sivil toplum dünyası kesinlikle insanlar tarafından meydana getirilmiştir ve bundan dolayı onun ilkelerini bize özgü insan zihnindeki değişikliklerin içinde bulmak mümkündür. Herkim bunun üzerine kafa yorarsa, filozofların tüm enerjilerini, Tanrı yarattığı için yalnızca onun bildiği doğa dünyası üzerinde çalışmak için harcamalarına hatta onların, insanlar yarattığı için insanların bilebileceği beşeri dünya'ya da ulusların dünyası ile ilgili çalışmaları gözardı etmiş olmalarına şaşmak tam kendini alamaz.
Reklam
Anaksagoras, kendisine oğlunun ölüm haberini veren kişiye, "dünyaya ölümlü birini getirdiğimi biliyorum" demiştir. Anaksagoras, gurbette ölmenin kendisine çok ağır geleceğini söyleyen birine şöyle demiştir: "Öteki dünyaya giden yolların uzunluğu her tarafta aynıdır". Ölümü öğreten iki şey bulunmaktadır: Doğmadan önceki zaman ve uyku.
Kusursuz sağlığın sefasını süren tek bir kişi olmadığı gibi, tek bir kişide yoktur ki en azından bir parça umutsuzluğa kapılmasın. Tek bir kişi yoktur ki bilinmeyen bir şey karşısında, tanışıklık kurmaya dahil cesaret edemediği bir şey karşısında en içteki varlığı tedirginlikten, tasadan, uyumsuzluktan ya da kaygıdan azade olsun. Herkes, şu ya da bu şekilde, yaşam içinde yahut kendine dair bir olasılık hakkında kaygıya boğulur. Bir hastalıkla dolaşırız, hekim'in teşhis koyduğu bedensel bir hastalığa da benzemez değildir hani. Kendini ancak bazı bazı, bir anlığına ve kişi açısından açıklanamaz bir kaygı olan şeyle beraber gösteren ruhun bir hastalığı ile dolaşırız.