Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bahar T.

… Bir iç denize kıyısı olmalı mutlaka insanın. Etrafında korunaklı ulu bir orman. Denizde balık ormanda kuşlar. Durup durup söylediği bir şarkısı olmalı insanın, biraz aşk'tan yana, biraz özgürlük, çokça umut..
Sayfa 123 - sonçağKitabı okudu
Reklam
“ses ve iz..”
mayıs ortasındayız sevgili vakitlerden akşam üstü havada efsunlu ve ebrûlî bir esinti kalbimde telaşlı onlarca serçe her birinin kanadında ayrı bir müjde ve dilimde türküleri sevdanın.. …
Sayfa 76 - sonçağKitabı okudu
Merhamet..
Bu duygu insanı, ser­bestçe hakiki adalet ve insan sevgisine götürür..
Sayfa 74 - Dergah/ pdf

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“şarkımın kayıp notası..”
sonra; ben hâlen yaşıyorken bir şarkı söylersin belki bana güzel günlerden bahseden aşk dökülür içime yaprak yaprak gitarının efsunlu tellerinden kahve de içeriz belki denize kıyısı olan asude bir hayâlden geçerken bahar gelir erguvanlar çiçek açar kim bilir. kim bilir olur da gelirsin diye aniden toparlanıp gidemiyorum bir türlü bu hikâyeden..
Sayfa 73 - sonçağKitabı okudu
“söyle; gülüşünü hangi şiir çaldı senden..”
… kim harflerine böyle hünerle işledi hüznü ve güzü ya sen! sen neden kıramadın zincirleri çözemedin düğümü - heyhat sözlerin kaç bahar açtırırdı bozkırın koynunda bilsen.. …
Sayfa 3 - sonçağKitabı okudu
Reklam
Bencillik..
Bu duyguya karşı koyan kuvvetler tabii ki vardır. Semavi olsun, hakiki ahlaki güdülerimiz olsun, bu kötücül duyguya karşı koyan bir şeyler muhakkak vardır. Çünkü, eğer ki bu sayısızca insanı eline almış kö­tücül duyguya bir şeyler karşı koymasaydı, bellum omnium contra omnes (Herkesle herkesin savaşı; Hobbes, Leviathan, l, 12) meyda­na gelirdi ki; bu durum insanlık için bir felaket olurdu..
Sayfa 60 - Dergah/ pdf
../kişinin idraki, vicdanı ona her zaman bir denge yolunu açar. Bu sayede kötülüğün ayartmalarına karşın, yine de iyilik koru­nabilir. Vicdan, insanı bu ayartmalara karşı dengeler. Bu öğreti sa­yesinde kişi, yılgınlık durumunu yenip iyi olmayı başarabilir. Yani iyi olan insan, hiçbir zaman daha zayıf bir kişilik olan kötünün du­rumuna düşmez. Çünkü vicdan, istencin kör arzusuyla başa çıkabil­mektedir. Fakat sırf içlerindeki istencin zayıflığı sebebiyle iyi gibi gözüken kimseler de vardır. Haklı ve iyi davranışta bulunmak için büyük bir çabanın gerektiği durumlarda kaldıklarında ise böyle ki­şilerin gerçek yüzleri ortaya çıkar..
Sayfa 47 - Dergah/ pdf
Özünde kendisinden bile gizlediği..
Bir şeye saf tarafsızlıkla bakmak zordur. Çünkü insan daha çok kendi rahatından yanadır..
Sayfa 33 - Dergah/ pdf
Hani, çok önceleri, "Sadakat nedir?" diye sormuştun bana; ben de şöyle bir şey söylemiştim: 'Sadakat', kişinin kendinde bir kişiye bir yer ayırması, ve o yeri hep onun için korumasıdır..
Sayfa 174 - Metis/pdfKitabı okudu
“Olanaksızlıklarımız da katılır ilişkimize, olanaklarımız ka­dar..”
Seninle birlikte yapacağımız -yapacağımızı düşündü­ğümüz; birbirimize yapacağımızı söylediğimiz- ne çok şeyi yapmadık; bu da, herhalde, ilişkinin bir gereği..
Sayfa 163 - Metis/pdfKitabı okudu
Reklam
“Son nöbet..”
../küllerimizden daha kudretli bir sevgi doğmalı..
Sayfa 43 - VenedikKitabı okudu
../dün fethedilmiş bir ölüm, yarın ise peşinden koşulan bir doğuştu..
Sayfa 6 - VenedikKitabı okudu
“Hayran olunmamaya çalış, sevilmeye çalış..”
Bana 'hayran' olduğunu -söylediğini- söylediğinde, ni­ye kızdım sana biliyor musun: Yalnızca Wittgenstein'in, Hayran olunmamaya çalış, sevilmeye çalış, sözünün aklıma gelmesi değildi, beni öfkelendiren. 'Hayranlık' zavallı bir şeydir - çarpık bir şey: Çoğunlukla, 'hayran' olunan, s a h t e bir büyüklük görünümü içinde­dir; 'hayran' olan da, y a n 1 ı ş bir küçüklük duygusu için­de... Sahici ilişkide hayranlığa yer yoktur; çünkü, sahici ilişki­de, iki kişi, birbirini iyi tanır -ya da iyi tanımağa çalışır (lar)-; iyi tanınınca da, her kişide ne kadar 'büyüklük', yücelik varsa, bir o kadar da 'küçüklük', alçaklık olduğu görülür - görebilen, görür..
Sayfa 103 - Metis/pdfKitabı okudu
İlişki, bağlılık olmalıdır; bağımlılık değil..
Sayfa 93 - Metis/pdfKitabı okudu
Öyle konuşurduk sen ile ben, o dille - öylesine yakın olurduk ki, bazen, garip bir duygu duyardım : akıllarımız öpüşüyormuş; zihinlerimiz sevişiyormuş gibi - birbirle­rinin içine girmiş, orada buldukları yollarda elele yürü­yorlarmış gibi..
Sayfa 87 - Metis/pdfKitabı okudu
5,5bin öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.