Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
YAMTAR
YAMTAR
@_H_K
"Tiyatro bitti. Beklemeye lüzum görmüyorum!"
Karabük
25 Şubat 1919
540 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
"Güzel olan sevilmez, sevilen güzeldir."
Selamlar dostlarım bugün size dilimin döndüğünce anlatacağım kitap, Tolstoydan " Savaş Ve Barış" olacak.
Kitap benim bugüne kadar okuduğum en kalın kitap, dünya üzerinde ise en fazla sayfa sayısına sahip olan 17. Roman kendisi.
Kitabın konusuna gelirsek : Tolstoy bu kitap için roman değil, manzume ve tarihi günlük demiştir. Kitap Fransa'nın Rusya'yı işgal etmesini anlatıyor ama bunu anlatırken gelişi güzel değil. 5 aile içinden anlatıyor okuyucuya, sosyal hakları farklı olan, gelir düzeyleri çok zıt olan, militarist, humanist gibi düşünceleri olan 5 farklı aile. Kitapta ana karakter olarak 30 - 35 karakterimiz var ama etrafında 600 civarında yardımcı karakter içeriyor. Bu kadar fazla karakter oluşturmak cidden çok zor bir iş olsa gerek. Eserdeki olaylar 1805 ile 1812 arasında gerçekleşiyor. Tolstoyun bu kitabı hiç ara vermeden 5 yıl boyunca yazdığını duyunca epey şaşırmıştım. Kitabın sonunda ise kocaman bir kaynakça var. Yani sağlam bir şekilde araştırılıp hazırlanan bir tarihi roman diyebiliriz. Tolstoy okumayı çok seven biri olarak bu kitabını da çok beğendim. Ve mutlaka hepinize öneriyorum
Kitaptan sevdiğim alıntılar:
Bir annenin ruhsal yarası asla iyileşmez.
Hastalığa ağlarsan Tanrı ölüm vermez.
Hareket etme gücü bulabilmek için vaat edilmiş toprak hayali lazımdır.
Tanrı'nın dediğini kul bozamaz!
"Ancak fetihler varsa fatihler de vardır, devletlerdeki devrimlerde hep büyük insanlar vardır."
"Tanrım, bu nasıl bir hayat! Hayallerle gerçeğin edebi çatışması!"
Selamlar dostlarım, bugün inceleme yapacağım kitap : Nikolay Gogol'dan "Neva bulvarı" olacak.
Nikolay Gogol'dan okumuş olduğum 3. kitap oldu ve çok severek okudum. Gogol şu anki edebiyata katkısı çok fazla olan bir beyefendi öyle ki Dostoyevski Gogol için "Hepimiz Gogol'un Palto'sundan çıktık" demiştir.
Şimdi gelelim kitaba kitap 2 tane öyküden oluşuyor. İlk öykümüz olan ve kitaba adını veren "Neva Bulvarı" Çarlık Rusya'sında biri ressam diğeri üsteğmen olan iki arkadaşın aşık oldukları kadınların peşinden koşmalarını anlatıyor. Öykü cidden kaliteli bir yazardan çıktığını çok belli ediyor. Sonları biraz üzdü beni ama bir o kadar da beğendim.
İkinci hikaye olan "Fayton" mükemmel! bir süvari alayının gelmesi ve yaşadıkları trajikomik bir öykü.
Kitaptan sevdiğim alıntılar:
"Aslında ahlaksızlığın yozlaştırıcı etkisiyle bozulmuş güzellik karşısında duyduğumuz acı kadar hiçbir acı bizi etkilemez."
" Her şey yalan, her şey hayal, hiçbir şey göründüğü gibi değil !"
"Keşke hiç var olmasaydın ! Bu dünyada hiç yaşamasaydın ,yetenekli bir ressamın eseri olsaydın ! Tuvalin başından ayrılmaz ,sürekli sana bakar ve öperdim . En güzel hayal olarak seni yaşar , seni solurdum ve o zaman mutlu olurdum . Başka bir şey de istemezdim ."
"Kitaplarım olmasa sıkıntıdan ölürdüm herhalde!"
Selamlar dostlarım bugün size anlatmaya çalışacağım kitap Emily Bronte'den "Uğultulu Tepeler" yazarın okuduğum ilk kitabı olsa bile kitabı beğendiğimi söylebilirim.
Kitaba gelirsek eğer kitap bir Aşk, Acı, Nefret ve İntikam üzerine yazılmış. Küçükken Bay Earnshaw tarafından evlatlık olarak alınan Heathcliff ailenin küçük kızı arasındaki dostluğun zamanla aşka dönüşmesi sonrası istediğini elde edemeyen Heathcliff'in pis ve nefret dolu hallerini okuyorsunuz. Hiçbir karakteri çok sevemedim ama kitap kendini okutturdu. Heathcliff'in acı içinde ölmesini bekledim ama yazar beni orada düşünmemiş.
Bu arada bu güzel bez ciltli baskısı için @koridoryayınları ' na ve bu güzel çeviri için ise Handan Ünlü Haktanır' a teşekkürlerimi sunuyorum.
Kitaptan sevdiğim birkaç alıntı :
"Kitaplarım olmasa sıkıntıdan ölürdüm herhalde!"
"İyi bir yüreğin varsa eğer, kapkara bir marsık bile olsan, yüzün sevimli görünür...". "Kötü bir yürek ise, en güzel yüzü çirkinden de beter eder."
"İnsanların bu kadar açgözlü olması ne tuhaf değil mi? Üstelik de şu dünyada yapayalnız olanların... "
" Şunu anladım ki, akıllı bir adamın en iyi arkadaşı yine kendisidir."
Okur Takip Önerileri
Selamlar dostlarım bugün inceleme yapacağım kitap. Tolstoy'dan " Efendi ile Uşağı".
Tolstoy bu kitabında bize 2 tane hikaye sunuyor. İlk hikayesi olan "Efendi ve Uşağı "
Bir uşağın efendisine sonsuz bağlanmasını işliyor ama efendisi onu hep dolandırmaya çalışıyor. Bir gece efendisi ile yola çıkıyorlar ama yolu kaybediyorlar. Kar ve tipinin içinde donma tehlikesi ile baş başa kalıyorlar. Acaba nasıl kurtulacaklar ya da kurulabilecekler mi? Öğrenmek için okumanızı tavsiye ederim :)
Kitabın ikinci kitabı ise "Sergi Baba" isimli bir hikaye, hikaye bir askerin yaşamını anlatıyor. Asker herkesten her şeyden uzaklaşıp keşiş olmaya karar veriyor. Dağlara gidiyor. Ama nefsi onu terk etmiyor. Bazı yanlış kararlar veriyor. Tolstoy bu hikayede çok güzel yerlere parmak basmış.
Bu arada @koridoryayinlari en sevdiğim yayınevi olabilir. Ciltli kitapları hem uygun fiyatlı aynı zamanda çok da güzel bir çevirisi var. Kitabı çeviren #mehmetyılmaz beye teşekkürlerimi sunuyorum.
Kitaptan sevdiğim alıntılar :
-“Alışılan, sevilen şeyleri bırakıp gitmek kolay değil. Ama ne yapalım, yeni şeylere de alışırsın.”
-“Anne yüreğindeki duyguların derinliğini Tanrı’dan başka kimse bilemez!”
-"İnsanlar vardır, kalıplarına bakınca bir şey sanırsın; oysa kafaları çalışmaz."
#kitap #kitaplar #kitapkurdu #kitapyurdu #edebiyat #kütüphane #kitaplık #okumahalleri #1kitap1fotograf #okuyorum #book #books #bookstagram #library #bookworm #buch #hüseyinnihalatsız #tolstoy #efendi #2020deokuduklarım #dostoyevski #yeni #kargo
"Kadınına hakareti, bayrağına hakaret gibi düşünmüyor mu?"
Selamlar dostlarım bugün size beni çok derinden sarsan bir roman ile geldim. Bu roman Halide Edib Adıvar tarafından yazılmış olan "Ateşten Gömlek" yazarın okuduğum 2. Kitabı ama bu kitap beni daha çok derinden etkiledi.
Kitaba gelirsek kitap ülkenin en zor
"körler ülkesinde tek gözlüler kral olur. "
"Nasıl ki cüppe giymekle keşiş olunmuyorsa, eline asa almakla da kral olunmaz."
S213
Merhaba dostlarım bugün size José Saramagodan "Körlük" kitabını inceleyeceğim. Yazarın okuduğum ilk kitabı oldu kitabı çok beğendim. Yazarın diğer kitaplarını da mutlaka okuyacağım.
Kitaba gelirsek :
Kitap kırmızı ışıkta bekleyen bir adamın aniden kör olmasıyla başlıyor ama bu körlük sanılanın aksine karanlık değil apaydınlık. Bu körlük bir salgın haline gelip ülkenin her yerine yayılıyor. Hastaları akıl hastanesine hapsediyorlar. Kitapta karakterlerin ismi yok sıfat kullanmışlar ( şaşı çocuk, doktorun karısı gibi) kitap cidden o havayı size yaşatıyor ve sizi sürüklüyor her zaman daha sonra ne olacak diyorum. İçinde birkaç yerde +18 öğeler var o yüzden küçük dostlarımın şu anlık okumasını önermiyorum. Ama kitap çok etkileyici.
Sadece gözlerimizi 2 dakikalığına kapatalım ve işlerimizi böyle halletmeye çalışalım. 2 dakika sonra gözümüzü açınca oh be dünya varmış diyeceğiz. Şu an bu yazıyı okuyorsanız görme engeliniz yok büyük ihtimalle o yüzden şükredelim. Hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Kendinize iyi bakın görüşmek dileğiyle :))
Kitaptan sevdiğim alıntılar :
-"Nasıl ki cüppe giymekle keşiş olunmuyorsa, eline asa almakla da kral olunmaz."
-, körler ülkesinde tek gözlüler kral olur,
-Alevi en parlak olan mum yolu aydınlatan mumdur.
--üzüntü ve sevinç su ile yağ gibi değildir birbirine karışabilir -
-Hamurumuz böyle bizim, biraz ilgisiz, biraz da kötü niyetliyiz.
"Hiç kimse kusura bakmasın, eski tarihimizle övünürüz, hakkımızdır."
Sayfa 20
Selamlar dostlarım. Bugün inceleme yapacağım kitap.
İlber Ortaylı'dan (Türklerin Tarihi)
2021 yılını daha çok klasik ve tarihe ayırdım. Tarihim hakkında daha fazla bilgim olmasını gerektiğini düşünüyorum. Tarihini bilmeyen bir gençlik düşünülemez.
Ecdad
Bugün inceleme yapacağım kitap Hüseyin Rahmi Gürpınar'dan "Efsuncu Baba" yazarın okuduğum ilk kitabı. Kitabın ilk 20 sayfası çok sıkıcı geçti ama daha sonra diğer karakterler de romana girerek güzellik kattı.
Kitaba gelirsek :
Kitapta 3 adet ana karakter var. Bunlar Efsuncu Baba, Agop, Kirkor.
Hüseyin Rahmi Gürpınar bu kitabında hurafeler ile yola çıkan Efsuncu Baba'nın hikayesini anlatıyor. Agop ve Kirkor ise durmadan birbirleri ile atışan iki arkadaş. Efsuncu Baba kendini Simya'ya vermiş ve hurafelere sonuna kadar inanan biri ve bulduğu bir kitaptan yola çıkarak Agop ve Kirkor ile bu kitapta yazılı olan hazinenin peşine düşmeye karar verirler ve olaylar başlar. Benim incelemem bu kadar çünkü kitabın sonunu söylemek istemiyorum. Hepinize saygılarımı sunuyorum kendinize iyi bakın görüşmek dileğiyle
Sevdiğim birkaç alıntı :
-"Hemen her yerde ve hele ilim ve irfanın zayıf bulunduğu memleketlerde hile, aldatmacayla daha çok iş görülür."
-Hepimiz daima aldanıyoruz, fakat fırsat düştükçe aldatıyoruz.
Aldanıp da aldatamayanlar.. İşte aç kalan güruh bu zavallılar.
Kibir insanın en büyük düşmanıdır.
Bugün inceleme yapacağım kitap Jules Verne'den "Zacharıus Usta" kitabı. Öncelikle bu yazarın okuduğum ikinci kitabı. İlk okuduğum kitabı olan "Ay'a Yolculuk" kitabını çok sevdiğimi söylebilirim ki bu kitabını da çok sevdim 2021 yılında birkaç eserini daha okumayı planlıyorum.
Kitaba gelirsek:
Zacharıus Usta, ünü Cenevre şehrini aşmış hatta Dünya'ya yayılmış kusursuz bir saat ustasıdır. Yaptığı saatlerin kusursuzluğunu insan bedeni ve ruhu arasındaki muazzam uyumla çalışır. Ama bir gece Zacharıus Usta'nın saatleri ansızın teker teker bozulmaya ve müşteriler kapısına dayanmaya başlar. Zacharıus Usta istediği kadar uğraşsın saatleri sıfırdan yapsın yine de saatleri çalıştıramaz. Her saat bozulduğunda hastalanan Zacharıus Usta elinden gelen her şeyi yapar ama yine de bir çözüm bulamaz. Fazla da konuyu açılmak istemiyorum. Ve kitabın anlattığı en iyi olay kibirin ne kadar büyük bir kötülük olduğu :)
Kitaptan beğendiğim alıntılar :
-“Hayatta en çok sevdiğin insanların bile seni anlamaması!”
-“Kibir, iyilik için yaratılmış bir meleği yok etti. İnsanoğlunun kaderinin tosladığı engeldir o. “
-“Yaşadığımız bu kahrolası çağda, mutluluk dolu bir güne uyanacağımız ne malum?”
Uyanın
Grigoriy Petrov'dan "Beyaz Zambaklar Ülkesinde".
Kitabı uzun süredir okumak istiyordum kısmet Aralık ayına oldu. Kitap ilk defa Atatürk zamanına Türkçe'ye çevrildi ve Atatürk kitabı çok beğenerek bütün okullarda okutulmasını istedi ve yazarlardan bu kitabın Türkiye için olanını istedi ama maalesef yazarlar bunun karşılığını veremedi.
Kitap bildiğimiz gibi Finlandiya'nın yükselmek için verdiği çabayı işliyor. Ana karakterimiz snelman kendisini ülkesine adamış bir adam. Kim bilir belki de kendi ülkemizde snelman yerine bizler oluruz.
Ayrıca abisine bu güzel ayracı yapan bunun için zaman harcayacan değerli minik kuzenim Dilara Karaca'ya teşekkürlerimi sunuyorum.
Kitaptan çok sevdiğim alıntılar :
"Uyanın! Uyuyan halkınızı kurtarmak için çalışmaya başlayın."
"Aydınlar halkın beyindir."
"Bilgi ile beslenen emek on, yüz ve hatta bin kat daha etkilidir."
Namık Kemal'den "İntibah" romanı.;-)
Öncelikle kitaptan önce yazarını saygı ile anıyorum.
Namık Kemal kimdir?
Türk milliyetçiliğine ilham kaynağı olmuş, Genç Osmanlı hareketi mensubu yazar, gazeteci, devlet adamı ve şairdir. Ama gel gelelim salak bir nesil gelip seni bir söz ile ansınlar gerçekten üzücü.
Neyse kitabı anlatayım biraz da :
Ali Bey adı altında saf mı saf bir çocuk var. Kitapların,ilmin ve çalışmanın arasına gömülüp gitmiş ve 20'li yaşlarına geldiği zaman ilk defa bir kadın görüyor.
Tabii gördüğü ilk kadın olduğu için de hemen aşık oluyor.(İHL MEZUNU DEĞİL OYSAKİ)
Ardından aşık olduğu kadın ki bu da Mehpeyker adı altında hafifmeşrep bir kadın. Laubali tavırları ve o zamana kadar da erkekler üzerinden para kazanmış birisi.
İşte bu ikisi aşk yaşamaya başlıyor derken Ali Beyin annesi Ali'yi o kadından uzaklaştırmak için cariye getiriyor Dilaşup adı altında. Sonra olaylar başlıyor. Benim beğenerek okuduğum bir eser oldu çoğu arkadaşıma tavsiye ediyorum. Mekanı cennet olsun :)
Asla kötü bir baba olma
Selamlar dostlarım bugün size anlatacağım kitap Franz Kafka'dan "Babaya Mektup"
Franz Kafka'nın okuduğum üçüncü kitabı olan Babaya Mektup kitabı Dönüşüm kitabında tasvir ettiği babayı daha iyi anlatıyor. Kafka bu eserinde babasına mektuplar yazıyor ama babası bunları okuyamıyor iyi ki okuyamıyor. Babasının babalık görevini düzgün yapamadığını kelimelere aktarıyor yazar. Hayatına babasının verdiği zararları anlatıyor. Dönüşüm kitabında böcek olduğunda babası elma ile kendisini tabiri caizse "şeytan taşlar" gibi elma ile taşlamasını babasının bu hareketlerine bağlıyorum. Kitap benim için gayet güzel ve sürükleyiciydi. Beğendim okumayan dostlarıma da tavsiye ediyorum. :)
Kitaptan beğendiğim alıntılar :
- "Sana dokunmayan bir şey beni öldürebilir."
- "Biraz desteklenmeye, biraz dostça bir yaklaşıma, yolumun biraz açık tutulmasına ihtiyacım vardı, sense onun yerine yolumu kesiyordun (...)"
- “Yazdıklarım seninle ilgiliydi, orada senin göğsünde yakınamadıklarımdan yakınıyordum yalnızca.”
Instagram hesabım profilde oradan da takip ederek destek olabilirsiniz. Teşekkürler
Selamlar dostlarım Eylül ayının yedinci kitabı Turgut Özakman'dan "Cumhuriyet Türk Mucizesi 2"
Öncelikle Turgut Özakman beyefendiye rahmet ve şükranlarımı sunuyorum. Böyle güzel bir seriyi biz Türk gençlerine hediye ettiği için çok teşekkür ederim. Her Türk gencinin mutlaka okuması gereken şanlı tarihini bize çok güzel bir şekilde
Ah George hüzünlü devim :/
Öncelikle merhabalar ben geldim. Zaten yılda 1 2 kere inceleme yapıyorum. Bu işi beceremem bilirsiniz.
Kitap beni o kadar etkiledi ki bir kere daha okudum. Ve iyi ki okudum. Çok derin mesajlar veren güzel bir eser. Herkesin okuması gerek mutlaka ama ha .
Kitap George ve lennine adlı iki dostun hikayesini anlatıyor. Ve gayet sürükleyici bir eser olduğunu söylemeden edemiyorum. Bir oturuşta akıp gidiyor.
Umarım sonunda benim yaşadığım tramvayı yaşamazsınız. Üzgünüm George.
Keşke bir sürü tavşanım olsaydı da George besleseydi. Onları sevseydi.
( ͡° ͜ʖ ͡°)
Dönüşüm
Evet bu benim ilk incelemem. Aslında inceleme yapmak benim işim değildir çünkü ben o kitaptaki düşüncelerimi anlatmak için kelime bulamam.
Neyse önce bu litap benim elime nasıl geçti ondan başlayayım.
İyi insanların olduğunu bilmek insana yaşama sevinci verir ve bize bu sevinci veren kadın
@fatmirmetemtug dur. Ablam benim ne zaman motivasyonum düşse hadi dayan sınava az kaldı der uzun uzun sohbet eder. Öz ablam gibi derdimi çözmeye çalışır ve onun sayesinde epey motive oldum bunu hiçbir zaman unutmayacağım. Ve kendisi bana bu güzel eseri hediye etti. Ona çok minnettarım. Kitap hediye almak çok güzel şey be . Yüreği güzel insanlar olsun hayatınızda. Ablanız gibi benim öz ablam olmasa bile kendisini öz gibi seviyorum ve saygı duyuyorum. Kalbin kadar güzel bir hayatın olur inşallah ablam benim. @fatmirmetemtug
Şimdi kitaba geleyim. Bence litap gayet akıcı ve 1 günde bitecek şekilde
Kitapta 1 sabah uyanan geroger samsanın hikayesi anlatılıyor. Uzun lafın kısası kitap güzeldi ben beğendim. En başta dediğim gibi ben inceleme yapamıyorum djdjjd. Affedin beni.
